Türkan Şoray'ın NTV'de işi çok zordu. Yıllardır basın mensuplarına röportaj verirken bile heyecandan tir tir titreyen Türkan Sultan, "Sinema Benim Aşkım" adlı programı sunmak için kamera karşısına geçecekti. Üstelik, "kendi kendini" ağırlayacak, yani biyografisi eşliğinde Türk Sineması'nın tarihini anlatacaktı. Hemen söylemeliyim ki, yıllardır TV stüdyolarından bucak bucak kaçan Türkan Şoray'ı çok daha tutuk ve heyecanlı göreceğimi tahmin ediyordum. Ama hiç de tahmin ettiğim gibi olmadı. Sultan, ilk gün heyecanını çabuk atlatıp, keyifli bir programın altına imza attı. Bir dönem birlikte kamera karşısına geçtiği oyuncu arkadaşları Göksel Arsoy ve Nebahat Çehre ile sohbeti de buram buram "vefa" kokuyordu. Bu arada Nebahat Çehre'nin 1961 yılında ilk filmini çevirdiğine inanmak ne kadar zor... Bu şahane kadın, yine en fazla 35'inde gösteriyordu... Üzüldüğüm tek nokta ise sinema tarihimizi anlatacak arşivlerin yok olması ve Türkan Şoray'ın kendi filmlerinin görüntülerine bile ulaşamamasıydı. Zira biriktirmek, arşivlemek, korumak, restore etmek, müze kurmak ne yazık ki bizim alışkanlıklarımız arasında değildi. Sinema hepimizin aşkıydı ama gelin görün ki zamanın onu elimizden almasına engel olacak kadar onu sevememiştik...