Uzun zamandır, Irak'a "kelle koltukta" seyahat eden Türk kamyon şoförlerinin dramını önce hangi haberci işleyecek diye merak ediyordum. Sonunda Mithat Bereket'in "Pusula"sı bu konudaki en kapsamlı ve çarpıcı dosyayı NTV ekranlarına taşıdı. Bereket ve ekibi Londra'dan Musul'a kadar bu vahşi olayların etkilerinin hissedildiği geniş bir coğrafyada tespit ettikleri görüntüler ve gerçekleştirdikleri röportajlarla yine bir adım öne geçtiler. Türk tankerlerinin üzerinde can korkusu nedeniyle Arapça olarak "Bu gaz Musul'undur" ya da "Ben Müslüman'ım. Allah Irak'ı korusun" yazıyordu. Şoförlerimiz araçlarında dışarıdan görülebilecek şekilde bir Kuran'ı Kerim taşımayı da ihmal etmiyorlardı. Ve işin ilginç yanı, Kuzey Irak'ta bir "rehine mafyası" türemişti. Başıboş Iraklılar, yabancıları kaçırıp, şirketlerinden ya da yakınlarından adam başına 20 bin, araç başına da 25 bin dolar fidye istiyorlardı. Reddedilmeleri halinde ise kaçırdıkları yabancıları gerçek direnişçilere teslim ediyorlardı. Ve Türk şoförleri bu kâbus gibi yolculuğa 1 milyar lira kazanmak için çıkıyorlardı...