Gülben Ergen programına konuk ettiği Uzakdoğulu engelli gencin Tarkan şarkısını mükemmel okuması karşısında adeta büyülenmişti. Hatta, Türkçe'mize yeni bir deyim katacak kadar kendinden geçmişti: "Kelime-i tabirse onlar parantez içinde özürlü!"
NE DEMİŞ?
"Çırılçıplak soyundum, kocamın karşısına geçtim. Dedim ki, bak bakalım benim ondan ne farkım var?" (Kanal D'de aldatma konusunun işlendiği "Kadının Sesi" programına telefon bağlantısıyla katılan bir izleyicinin sözleri)
GAF KÜRSÜSÜ
"Şahane Günler"e konuk olan Seda Üren derin dekolteleri olan bir kıyafet seçmişti. Üren "Nihayet çiftlikten sonra kendi halime kavuştum" dedi. Behzat Uygur pası kaçırır mı, hemen golü attı: "Bence doğduğun haline kavuşmuşsun!"
BİZİM DECODER
Bu köşenin müdavimleri ünlü deniz kaşifi Ballard'ın ismini artık ezberlediler. National Geographic ve Discovery Channel'daki pek çok belgeselin altına imza atan deniz dibi araştırmacısı Ballard, 1912 yılında batan Titanic'i 5 yıl süren büyük uğraşlar sonunda Atlantik Okyanusu tabanında 3 bin metre derinlikte bulmuştu. Ballard'ın ikinci büyük keşfi ise ülkemizde de büyük yankı uyandıran Nuh Tufanı'nın aslında Karadeniz'de yaşandığı yolundaki teoriyi destekleyen Sinop açıklarında keşfettiği batık yerleşim birimleriydi. Ballard, Karadeniz'deki bir ay süren araştırmasında deniz dibindeki en küçük tahta parçalarını bile büyük bir özen ve dikkatle su üstüne çıkartıp, incelemişti. Önceki gün gazetelerde okuduğum bir haber ise başta Ballard olmak üzere pek çok araştırmacı ve deniz tarihçisinin "yüreğini cız ettirecek" türdendi. 1915 yılındaki müthiş savaş sırasında batan bir Avustralya denizaltısı, kıyıya vurmuştu. Biz ise koyda kaderine terk edilip çürüyen denizaltının üzerine beton döküp, onu iskele haline getirmiştik! Bakalım önümüzdeki yıl ANZAC Günü'nde konuklarımızın yüzüne nasıl bakacağız?