"Bir Dilim Aşk" dizisinde Mustafa Uğurlu telefonunu ceketinin sol cebine koyuyor. Daha sonra Berna Laçin üşüyünce ceketini ona veriyor. Bu arada telefonu yeniden çalıyor. Berna Laçin telefonu sağ cepten çıkartıyor. Demek "yürüyen cep telefonu" da icat edilmiş. Japon yapıyor kardeşim!
NE DEMİŞ? "Maçtan önce çok güzel köfte yedim. Köfteciyi de tebrik ederim. Başka tebrik edecek bir şey de yoktu dün gece." (Rıdvan Dilmen'- in Milliyet gazetesinde derbiyi değerlendiren köşe yazısından)
GAF KÜRSÜSÜ "Maçta gereksiz hatalar da yaptık!" (Beşiktaşlı Ali Güneş'in Galatasaray maçı sonrası Lig TV muhabiri Ömer Güvenç ile röportajından)
BİZİM DECODER
National Geographic'deki belgeselde Fransa ile İngiltere'yi denizin altından birleştiren Manş Tüneli inşaatı anlatılıyordu. 1.3 milyar paund bütçeli proje adeta para yutuyordu. Örneğin kazıcı makinelerin bir tanesi 20 milyon paund değerindeydi ve sertleştirilmiş dökme demirden yapılan bu makineler tünel inşaatı bitince başka bir projede kullanılamayacağından hurda demir olarak eritilecekti. Çalışmanın her saati 40 bin paunda mal oluyordu. 39 kilometrelik dev tünel için delme makineleri günde sadece 50-75 metre arasında ilerleyebiliyordu. Çalışmalar çok zahmetliydi. Bir kez tüneli deniz suyu bastı. Birkaç kez de çökme tehlikesi atlatıldı. Hizmete girdikten kısa bir süre sonra tünelde çıkan bir yangın ise büyük panik yarattı. İnşaat maliyetlerinin yükselmesi nedeniyle baş gösteren finans zorlukları, projeyi en az iki kez durma noktasına getirdi. En önemli sorun ise İngiltere ve Fransa kıyılarından aynı anda başlayan delme çalışmalarının orta yerde "buluşamama" olasılığıydı. O dönemde İngiltere Kraliçesi, bir uzmana sormuştu: "Ya ortada buluşamazsanız?" Uzmanın yanıtı şöyle oldu: "Nasıl olsa iş özel girişimin. Devletin bir sorumluluğu yok. Buluşamazlarsa iki tane tüneliniz olur!"