Bu yıl da geçen sezon olduğu gibi pek çok kanalda yarışma heyecanı yaşanacak. Show TV'de "Türkstar", Kanal D'de ise "Popstar" kaldığı yerden devam edecek. atv ise "Akademi Türkiye"nin yerine pop yarışmalarına alternatif olacak bir türkü yarışmasıyla izleyicilerini selamlayacak.
BU FORMAT YABANCI
Geçtiğimiz yıl müzik yarışmalarında büyük bir sıkıntı yaşanmıştı. Özellikle "Türkstar" ve "Popstar"da jürinin tercihleriyle halkın oyları arasında derin uçurumlar oluşmuştu. Bazı jüri üyeleri bu durumdan duydukları rahatsızlığı canlı yayınlarda açıkça dile getirmekte sakınca görmemişlerdi. Buna yol açan sebep ise batılı yarışma formatlarının, Türk insanının karakteristiğiyle uyum sağlamamasıydı. Örneğin bizde "hemşehricilik" denilen ve dünyada örneğine çok az rastlanan bir durum söz konusuydu. Bunun yanı sıra yerel yönetimler de tüm siyasal güçleriyle kendi bölgelerinden çıkan yarışmacıları desteklemekte ve yarışmadan siyasal rant süzmekte bir sakınca görmüyorlardı. Ayrıca geniş bir aileye sahip olanlar ile ailesinin ekonomik gücü diğerlerinden daha fazla olan adayların SMS oylarında üstünlük sağlaması nispeten daha kolay oluyordu. Durum böyle olunca, jürinin ön gördüğü müzikal değerlerin yerini, hemşehricilik, zenginlik, siyasal rant gibi yarışma ruhunu zedeleyen ve yarışmanın adaletini tartışmaya açan faktörler alıyordu. Zira jüri ne tür tercihte bulunursa bulunsun, sonunda eleneni-elenmeyeni bu oylar belirliyordu.
ANADOLU ATEŞİ FARKLI
Bu durumun farkına varıp, önlem alan ise atv'nin yeni türkü yarışması "Anadolu Ateşi" oldu. atv'ciler mekanizmayı tersine çevirdiler. Buna göre son üç haftaya girilene kadar halktan en fazla oyu alan 3 aday arasından kimin elenip, kimin devam edeceğine jüri karar verecek. Böylece hemşehricilik, siyasi rant ve ekonomik farklılıklar asgari düzeye indirilecek. Ben "Popstar" ve "Türkstar" cıların yerinde olsam, daha adil ve gerçek bir yarışma için eski formatı "Anadolu Ateşi"ne benzer şekilde değiştirirdim.