Beşiktaş'ta Wolfsburg maçında tribünlerdeki tepkilerden sonra başkan ayağa kalkarak seyircilere karşı reaksiyonda bulundu. Bu olaylar karşısında gösterdiği reaksiyon ve yaptığı hareketler, algılamasındaki problemi ortaya koyuyor.
Taraftarın yapmış olduğu tepkilerden sonra başkanın yapması gereken; tribünden çıkarak bu tür bir tezahürata tepki göstermek şeklinde olabilirdi. Doğrusu da bu.
Çünkü başkan her tepkiye her reaksiyona bire-bir karşılık verecek bir makamda değil. Zaten tribünden çıkıp gitse, bugün olduğu gibi futbol kamuoyu bu tribün tepkisiyle ilgili tartışmaları yine yapacaktı. Ama ön plana çıkan, başkanın kendi tribünlerine karşı yapmış olduğu hareketler oldu.
Bunların arkasında hem algılamayla ilgili sıkıntı hem de çevresiyle ilgili iletişim problemi olması yatıyor.
Gelinen sürece baktığımızda; insanların tepkilerinin bu kadar şiddetlenmesinin ve infial haline gelmesinin arkasında hep tepkilerin doğru anlaşılamaması ve bunların topluma düzgün şekilde anlatılamaması var.
Bir de "Ben bildiğimi okurum. Kim ne derse desin, ben yoluma devam ederim" vurdumduymazlığı var.
Gelinen nokta Demirören'in şahsından öte Beşiktaş camiası ve başkanlık makamı adına da üzüntü verici. Bir camia kendi başkanına bu şekilde hitap edebilme isyanına ulaştıysa, gerçekten bazı şeyler artık geri dönülemez hale gelmiş demektir.

ŞİMDİ ÜZÜLÜYORUZ...
Bu gelinen noktada bile bunları değerlendirebilmek, doğru algılayıp bundan sonrası için doğru kararlar almak çok önemli.
Bu toz duman içerisinde başkan bunları beklendiği gibi doğru değerlendirebilir mi? Geçmişten bugüne kadar gelen sürece bakarsak "Evet" dememiz zor.
Fakat zaman bunu yapma zamanı. İnsanların tepkilerini ve geldikleri noktaları kendi haklılığınız açısından değerlendirmeye devam ederseniz, buradan çıkmanız mümkün olmaz.
Şimdiye kadarki süreçte başkanın her kararı günlük popülarite içerisinde ve günü kurtarmak adına alındı.
Yaşanan her olaydan sonra hem medya tarafından hem yakınları tarafından hem yönetim kurulu üyeleri tarafından hatta tahmin ediyorum ki, zaman zaman ailesi tarafından ikazlar yapıldı. Fakat sonuç değişmedi.
Başkan her işe bugüne kadar hiçbir şey olmamış, her şey normalmiş algısı içerisinde devam etti. Yani kısacası bu süreci iyi yönetemedi ve anlamadı!
Anlamadığı için de, gerekli zamanlarda yapılma mecburiyetinde olan müdahaleleri de yapamadı.
Şimdi üzülüyoruz. Ama bir farkla! Başkana yapılan tezahürattan çok, onun Beşiktaş'ı getirdiği noktaya üzülüyoruz!