Bugün nasıl da hümanistim.
İstiyorum ki ölümler olmasın.
Ama ne mümkün!
Bu dünya zalim.
Felekse kahpe.
Kaderde ölüm de var.
Acı da.
Uzaylı işgali de.
Yıldırım çarpması da.
Bazen çarpan bir uzay mekiği.
Belki bir meteor.
Demem o ki, olmasın ölümler.
Demem o ki, atalım imzamızı.
Koyalım tepkimizi.
Diyelim, kahpe felek, ne felaket!
Hümanizmamız büyüsün.
Feleğe de utanmak düşsün.
***
Ama utanmıyor kahrolası!
İki hafta önce Şırnak'ın Sur Mahallesi'nde
Miray İnce'yi öldürdüler.
Henüz 3 aylıktı.
Dedesi de yanındaydı.
Onu da öldürdüler.
Ne diyebiliriz ki, kahpe felek!
3 Ocak'ta Silopi'de
Yusuf Yağıcı'yı öldürdüler.
Sanıyorum uzaylılardan kaçıyordu.
Kendisine güvenli bir mekân arıyorken taradılar onu.
Yanında karısı da vardı.
Ondan bir gün sonra Diyarbakır'da Küçük Aktarlı Sokak'ta
Melek Alpaydın'ı kahvaltı masasında öldürdüler.
Bir iki gün sonra Sema Çıngıllıoğlu İlköğretim Okulu'nu yaktı uzaylılar.
İki gün önce de aynı uzaylılar ateşli silahlarla öğrencilerle dolu bir başka okula saldırdı.
Öğrenciler bir o yana bir bu yana kaçıştı.
10 Ocak'ta Şehit Harun Boy Mahallesi'nde Hazreti Hüseyin Camii'nde kahpe feleğin saldırıları sonucu öldürülen 3 erkek cesedi bırakıldı.
İki gün önce Diyarbakır'ın Çınar ilçesinde 3 çocuk hayatını kaybetti.
Tanımlanamayan bir cisim, 1 ton patlayıcı ile kıydı bu küçüklerin hayatına.
Başka ölenler de oldu, yaralananlar da.
Suçlu kim?
Felek, tabii ki.
Kahpe felek.
***
Hayır, kahpe olan felek değil.
Kahpe felek masumdur!
Katil dışarıda, elini kolunu sallıyor ve suratımıza bakıp sırıtıyor.
Kimileri de dikkati başka yöne çekmeye gayret ediyor.
Katil gözümüzün önünde iken, katile işaret etmek yerine ona kaçması için fırsatlar yaratıyor.
Katile siper oluyor.
Onu gizliyor.
Gözden kaybolduktan sonra da, önüne gelene aslında onun bir suçunun olmadığını anlatıyor.
***
Son 10 yılda yaşadığımız kavganın tarafları çok net.
Birileri etrafımızdaki ateş çemberi daralsın ve bizi de yaksın istiyor.
Birileri de bunu engellemeye, dahası etrafımızdaki yangını söndürmeye çalışıyor.
Birileri yıkmanın, yağmanın derdinde.
Birileri yapmanın, üretmenin peşinde.
Bize, bölgemize savaşın her türlüsünü reva görenler var.
İç savaşı.
Devletlerarası savaşı.
Mezhepler savaşını.
Vekalet savaşını.
Bir de onların taşeronları var.
Kirli terör örgütleri.
Eli kanlı soytarılar.
Farklı adlarda, formatlarda. Bunların her biri ile savaşmaktan başka bir şansı yok Türkiye'nin.
Savaşıyor ve o nedenle de hepsinin şerrine muhatap olmak durumunda kalıyor.
Şerlerinden emin olana kadar mücadeleye devam...