Doğunun gizemli yazarı Halil Cibran 'sevgiyle çalışmak' üzerine şunları yazmış: "Sevgiyle çalışmak; bir kumaşı, sevdiğiniz kişinin giymesi için dokur gibi, kalbinizden çıkardığınız ipliklerle dokumaktır. Bir evi, sevdiğiniz kişinin oturması için yapıyormuş gibi, sevgiyle ve özenle inşa etmektir.
Bir meyveyi sevdiğiniz kişinin yemesi için yetiştiriyormuş gibi, tohumlarını şefkatle atmak, ürünü neşeyle toplamaktır. Tasarladığınız her şeye, kendi ruhunuzdan bir soluk katmaktır." Cibra'nın bir de "Kafes" başlıklı anlatısına rastladım.
Öylesine güzel ki size de aktarayım: "Babamın bahçesinde iki kafes var. Birisinde, babamın kölelerinin Niniv çölünden getirmiş oldukları bir aslan; diğerinde ise sessiz bir serçecik var.
Her sabah gün ağarırken, serçe aslana yönelir:
- İyi günler, mahpus kardeş!"