Her zaman "iş yapan" insana saygım var. Klasik bir öyküdür. Gerçek anlamda "işi yapanları" tarif etmek için kullanılır. Çokça "boş" sözcüğün havada sorumsuzca uçuştuğu günümüz Türkiyesi'ne, bu öykünün çok uyduğunu düşünüyorum. Indira Gandhi, "çok çalıştığı" konusunda bir yorum yapılınca; yanındakilere ilginç bir anısını şöyle anlatır:"
Büyükbabam, iki türlü insan olduğunu söylerdi:
İşi yapanlar ve yapılan işten kendisine pay çıkaranlar. O benden, birinci grupta yer alarak çalışmamı istedi. Çünkü orada, diğerinden daha az rekabet vardı."
İnsan içinden "Acaba Gandhi'nin büyükbabası Türkiye'de de yaşamış mıydı?" diye sormadan yapamıyor. Çünkü gördüğünüz gibi, tablo bize benziyor.