Değerli araştırmacı, yazar Tarhan Erdem'in, Radikal'de pazartesi günü kaleme aldığı yazısı, dikkatimi çekti. Erdem'in yazısı, Türkiye'yi derinlemesine tanımak yönünden önemliydi.
Çünkü hayatın bazı alanlarında öncü rol üstlenebilen, klasik deyimle 'başarılı' olabilen farklı kulvarlardaki çok sayıda insan, iş bu ülkeyi tanımaya geldiğinde, başarısız olabiliyor ve sınıfta kalabiliyor. Tarhan Erdem'in 'oruç'u konu alan yazısının dikkat çekici bölümü, aktardığı bazı istatistiklerde. "Yurttaşlarımız kendilerini 'dindarlık' açısından nasıl tanımlıyor?" sorusunun karşılığında ortaya çıkan tabloda, Türkiye'nin özünde birbiriyle uyumlu "inanç haritasını" görebiliyoruz.
Yurttaşlarımızın yüzde 30.7'si kendilerini "İnançlı ama dinin gereklerini pek yerine getirmeyen biri" olarak tanımlıyorlar. Kendisini "Dinin gereklerini yerine getirmeye çalışan dindar biri" olarak tanımlayanların oranı yüzde 56.7. Yine kendisini "Dinin tüm gereklerini tam yerine getiren dindar biri" olarak niteleyenlerin oranı ise yüzde 10.5 düzeyinde. Kendisini "Dinin gereklerine pek inanmayan biri" diye niteleyenlerin oranı da sadece yüzde 2.1.
***
Bu inanç tablosu, Türkiye yurttaşlarının yüzde 97.9'unun, merkezinde ağırlıklı
'Müslümanlık' olmak üzere,
'üçte biri gereğini yerine getirmese de' dinsel inançlarını, içtenlikli, etkin bir şekilde koruduğunu gösteriyor.
(Elbette bu yüzde 97.9'luk oranın içinde Alevi kesim de var) Yani dindarlık açısından
Türkiye'nin haritası, yıllardır birbirinden farklı gibi gözükse de, aynı zamanda birbiriyle uyumlu bir çizgiye oturmuş durumda.
Yaşam tarzı açısından ise çok büyük bir çoğunluk da birbirine benziyor.
Hepimiz, çocukluğumuzdan, yetişkin olduğumuz döneme kadar;
'oruç', 'iftar', 'sahur' sözcükleriyle birlikte yaşadık.
Tarhan Erdem'in araştırmalarından yansıttığı sonuçlara baktığımızda görüyoruz ki
Türkiye'de ibadet biçimleri arasında en çok uyulan da
'oruç'. Çünkü yetişkin yurttaşlarımızın yüzde 60'ı her ramazanda oruç tuttuğunu belirtiyor.
***
Siz bu yazıyı okuduğunuz anda, Türkiye'de 37 milyon civarında yurttaşımız oruçlu durumda olacak. Yine
Erdem'in araştırmasından yansıdığı kadarıyla; 10 milyon kadar yurttaşımız da, farklı nedenlerle, tüm ramazan boyunca değil ama bazı günlerde oruç tutuyor.
Türkiye'nin inanç haritası, işte böylesine net. Bu netliği eğer hayatın tüm alanlarında göremezseniz,
Türkiye'yi derinlemesine tanımanız mümkün değil.
Türkiye elitlerinin, bazı aydınlarının, siyasetçilerin bir bölümünün temel sorununun; ülkenin bu inanç tablosunun yeterince farkında olmamaları, ülkeyi derinlemesine tanımamaları, bu inanç zeminindeki yurttaşlar ile sahici, saygın bir ilişki kuramamaları olduğunu, düşünüyorum.