Başarının yüzde sekseni özgüvendir. Hatta bu oranı seksenin üzerine çıkarsak dahi doğru olur. Her yaştan insan için başarının, üzüntüleri ve sıkıntıları aşmanın bir numaralı yolu özgüvendir. Bu özgüvenin tabii ki her şeyde olduğu gibi çocukluktan kazanılması lazım. Çocuklara bunu aşılamak da anne ve babaların görevi. Okulların yeni açıldığı şu günlerde gelin yeni bir başlangıç yapın. Artık çocuklarınızı başkaları ile kıyaslamaktan vazgeçin. Sürekli başkalarını örnek göstererek onu usandırıcı davranışlara yönlendirmeyin. Yoksa yaptığınız her kötü kıyaslamanın çocuğunuzun geleceğinde derin yaralar açacağı acısına ortak olursunuz. "Ayşe pekiyi almış, sen niye alamadın, tabii o çalışkan", "Bak Ali o kadar para harcıyor mu?", "Otur arkadaşların gibi ders çalış, aylak aylak gezme" gibi söz ve davranışlar işleri daha da kötüye götürebilir. Çocuğunuz hem örnek verdiğiniz insanlara hem de size karşı iyi düşünmeyebilir. Bu onu sizden soğutur ve ne bir sorununu ne de mutluluğunu sizinle paylaşmak ister. Kötü kıyaslamanın zararları saymakla bitmez. Siz ona güvenin yeter. Doğru şeyleri doğru yollarla anlatmaya çalışın. Ama en önemlisi de ona güvenin. Böylelikle kendine güveni olur ve ileriki zorlu yıllar içinde çocuğunuz için iyi bir yatırım yapmış olursunuz.
ULVİ ÇUKUR (A.Ü Veteriner Fakültesi öğrencisi) - ANKARA