Diplomasinin kalbinin attığı 78. BM Genel Kurulu'nu takip etmek üzere Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın heyeti ile birlikte New York'tayız. BRICS genişlemesi ve G20 Yeni Delhi Zirvesi'nden sonra gerçekleşen Genel Kurul'un teması "Güvenin Yeniden Tesisi ve Küresel Dayanışmanın Yeniden Canlandırılması."
Zirveler için çok değerli temalar seçiliyor. Nitekim G20 liderler zirvesinin teması da "Tek Dünya, Tek Aile ve Tek Gelecek"ti.
Ancak realite bu süslü kelimelerden çok farklı bir yere gidiyor. ABD, Çin, AB ve Rusya gibi büyük güçler arasındaki rekabet giderek yoğunlaşıyor. Pasifik'teki gerilim artarken Ukrayna'daki savaşın Orta Asya'dan Afrika'ya kadar birçok bölgede yeni çatışmalar getirmesinden korkuluyor. Yükselen güçlerin dahil olduğu yeni rakip projeler gündeme geliyor. Çin'in Yol Kuşak projesine karşı Yeni Delhi'de ilan edilen Hindistan-Ortadoğu-Avrupa ekonomi koridoru (IMEC) gibi.
2. Dünya Savaşı sonrası güç dengelerinde kurulan BM sistemi barış ve güvenliği koruma konusunda giderek etkisizleşti. BM Güvenlik Konseyi'nin beş daimi üyesinden birisi olan Rusya'nın Ukrayna'yı işgali BM'nin krizini daha da belirgin hale getirdi. Kazananlara verilen veto gücünün küresel güvenliği ve istikrarı sağlamadığı bir kez daha görüldü.
Bu yıl, sürdürülebilir kalkınma, iklim değişikliğiyle mücadele, salgınlara hazırlık, çatışma noktaları ve savaşların yanı sıra BM Reformu da Genel Kurul'un gündeminde. Güvenlik Konseyi daimi üyelerinden sadece ev sahibi ABD'nin başkan düzeyinde katılımı oldukça manidar.
***
İşte böyle bir ortamda "daha adil bir dünya mümkün" çağrısının haklılığı daha fazla belirginleşen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Genel Kurul'a bugün 13. kez hitap ediyor. Erdoğan'ın daha önce BM reformuna, Filistin, Myanmar, Suriyeli sığınmacılar ve İslam karşıtlığı meselelerine dair Genel Kurul konuşmaları büyük ilgi görmüştü. Birçok liderin Erdoğan'ı tebrik etmekte yarıştıklarına şahit olmuştum.***
Cumhurbaşkanı Erdoğan mevcut uluslararası sistemin adaletsizliklerine yaptığı güçlü vurgu ile uluslararası toplumun vicdanı olan bir lider. Erdoğan'ın mesajları sadece bir feryat değil. BM reform önerisi ile dünya liderlerine ne yapılması gerektiğini de anlatıyor. Birçok krizde öncü rol alarak da küresel ve bölgesel barışa ve güvenliğe katkı için elinden geleni yapıyor. Ukrayna'daki savaşın önce çıkmaması sonra ateşkes, Tahıl Koridoru ve esir takası için sergilediği diplomatik çaba buna en güncel örnek olarak verilebilir.