İzmir'de, Adnan Menderes Havaalanı... Aydın'da, Adnan Menderes Üniversitesi... Erzurum, Yalova, Aydın ve Bursa'da, Adnan Menderes Mahallesi... Ankara, Balıkesir, Çanakkale, Kocaeli, İstanbul ve Yalova'da Adnan Menderes Parkı.
"Adnan Menderes kim?" 58 yıl önce bugün "Mahkeme kararıyla" asılan başbakan.
"Adı... Anısı" hâlâ yaşıyor.
Darbe yapanları, Yassıada'da Menderes'i yargılayanları...
Kim hatırlıyor?
***
At davası
Başbakan Menderes'e üç at hediye edilmişti...
Yurt dışı gezilerinde.
Atlar "Haraya" gönderildi.
Sonra da satıldı.
Para... Kocatepe Cami Yaptırma Derneği'ne bağışlandı.
Darbe olunca, Menderes "At davasından" yargılandı:
Atlar, satılmadan önce "Devlete ait bir harada" kaldılar.
"Devletin arpasını ve otunu" yediler.
Türk Ceza Kanunu... Madde 240... Görevi kötüye kullanma...
"Otun ve arpanın parasının Adnan Menderes'ten alınmasına."
Para Menderes'ten alındı...
"Mahkeme kararıyla."
***
Cellât parası
İdam sehpasında Menderes'in boynuna ipi geçiren cellâdın ücreti 150 lira.
Düşünebiliyor musunuz?...
150 lira cellât parası, Menderes'in eşi Berin Hanım'dan alındı... Hem de "Mahkeme kararıyla."
***
Çelik Palas davası
Menderes'in idamından sonra... Eşi Berin Menderes'e dava açıldı:
Menderes 11 Şubat 1958'de Bursa'ya gitmiş ve Emekli Sandığı'na ait olan Çelik Palas Oteli'nde konaklamıştır.
Sabun, telefon, otel ücreti gibi harcamaları ödemeden Çelik Palas'tan ayrılmıştır.
Otel faturası ektedir.
Menderes'in Çelik Palas'a olan borcunun, mirasçısı Berin Menderes'ten tahsil edilmesi gerekmektedir.
Davaya... Ankara 9.Hukuk Mahkemesi baktı... "Hâkim Mehmet Kaya." Mahkeme "1958'in Bursa Valisi" İhsan Sabri Çağlayangil'i çağırdı.
"Çelik Palas...
Ödenmeyen fatura" olayını sordu.
Çağlayangil "Hâkim Bey" dedi:
-Başbakan Menderes değişik tarihlerde Bursa'ya gelmişlerdir... Ama Çelik Palas Oteli'nde değil, Vilayet Konağı'nda kalmışlardır.
Hâkim "Başka tanıkları daha" çağırdı... İfadeler hep aynıydı...
Menderes Çelik Palas'ta yatmamıştı.
Mahkeme... "964/118 sayılı kararını" açıkladı:
-Hukuk mantığına aykırı olan bu davanın reddine...
***
Hepsi gerçek
Yassıada'da...
Hakaretin bini bir paraydı.
Bir gün...
Hava fırtınalıydı...
Avukatların çoğu Yassıada'ya gidememişti.
Menderes koridorda Celal Bayar'ın avukatı Gültekin Başak'ı gördü:
-Gültekin Beyefendi?...
Benim avukatım gelemediler mi?
Gültekin Başak cevap vereceği sırada... Nöbetçi onları gördü...
Koştu geldi... Ve Menderes'e tokadı patlattı:
-Başkasıyla konuşmak yasak...
Gir içeri.
Menderes'e ne hakaretler yapılmadı ki...
İdamından önce "Prostat muayenesi." Bir başka hakaret.
***
Aile boyu
Eziyet... İntikam hırsı...
O kadar çok örnek var ki.
Darbe yapıldığında Menderes'in küçük oğlu Aydın 13 yaşındaydı.
Menderes ailesinin banka hesapları araştırıldı.
Ve... "Çocuk" Aydın Menderes'in bankada "Kumbara tasarruf hesabı" olduğu anlaşıldı.
"Hesaba el konuldu." 13 yaşındaki çocuğun "Kumbara hesabında" kaç para olur ki?... Bayram harçlığından...
Okul harçlığından...
Biriktirdiği para.
Paranın miktarı önemli değil... Önemli olan "Aile boyu eziyet."
***
Kitap
Orhan Cemal Fersoy (1923-1983...
Eski Milletvekili... Eski Senatör...
Eski Milli Eğitim Bakanı.) Yıllarca "Menderes ailesinin" avukatlığını yaptı.
Sene 1977... Orhan Cemal Fersoy, Başbakan Süleyman Demirel'in odasına girdi:
-Sayın Başbakanım... Size bu kitabı sunmaya geldim.
Kitap... "Bir Devre Adını Veren Başbakan... Adnan Menderes...
Garanti Matbaası... İstanbul." Orhan Cemal Fersoy kitaptan "2 adet" getirmişti... İkisi de "Demirel'e imzalanmıştı." Kitapta "Menderes ile ilgili her şey" vardı... "Gençliği... Siyasete girişi...
Başbakanlığı... Yassıada... Menderes'in idamından sonra ailesinin yaşadıkları." Demirel "Kalın kitaba" göz gezdirdi...
623 sayfa.
Ve... Kitapta "Bir şey" dikkatini çekti...
Menderes'in en çok sevdiği şarkı:
"Nihansın dideden ey mesti nazım, Bana sensiz cihanda can ne lâzım, Benim sensin felekde çaresazım, Bana sensiz cihanda can ne lâzım.
Revadır matemin tutsa melekler, Bana insan değil ağlar melekler, Hebaya gitti hep bunca emekler, Bana sensiz cihanda can ne lâzım." Süleyman Bey duygulandı... "Oku" diyerek bana uzattı... Ve Orhan Cemal Fersoy'a döndü:
-Adıma imzaladığınız iki kitaptan birini Yavuz'a veriyorum.
Bugün... 17 Eylül.
Ölümünün 58. yılında Adnan Menderes'i rahmetle anıyoruz.