Birkaç gün Diyarbakır izlenimleri yazacağız ama...
Araya bir günlük "3G" molası verelim.
Hasan Cemal "İletişim teknolojisinde gelinen son noktayı" yazarken, zaman tünelinde dolaşmış.
Bizim de adımızın geçtiği bir anısını anlatmış.
***
"Yıl 1986, ara seçimler.
Başbakan Turgut Özal'ın helikopteriyle
İskenderun Körfezi üzerinde uçuyoruz...
Güneri Civaoğlu, Yavuz Donat ve ben...
Özal yüzünde muzip bir ifade,
Yavuz'a dönüyor:
- Oğlunu aramak ister misin?
Yavuz'un biraz da şaşkınlıkla duraksadığını gören
Özal, Amerika'da okuyan oğlunun telefon numarasını not ediyor, araba telefonuna benzer bir cihazdan çeviriyor... Helikopterden, denizin üstünden
Amerika'yı aramak.
Bu kez, şaşırma sırası
Yavuz'un oğluna geliyor... Saat farkından dolayı kendisini uykusundan zıplatan kişinin,
Turgut Özal, Türkiye'nin
Başbakanı olduğuna inanamıyor çünkü.
(Milliyet-31 Temmuz 2009)
***
Nereden nereye?
Şöyle geriye bir bakıyoruz da, aklımızdan film şeridi gibi
"neler geçiveriyor, neler?"