8 gündür yazıyoruz.
Artık nokta koyma zamanı.
Ama şu kadarını söyleyelim:
Yazdıklarımız, gördüklerimizin ve bize anlatılanların KDV'si bile değil.
***
Diyarbakır "yorgun mu yorgun."
Anarşi, terör, huzursuzluk "herkesi canından bezdirmiş."
Ulucami'nin önünde bir Diyarbakırlı'nın bize söylediği gibi:
-Burası eskiden Güneydoğu'nun Paris'iydi... Ama gözü kör olasıca terör bitirdi, tüketti.
***
Geçmişte PKK'ya destek verenler bile şimdi farklı konuşuyorlar.
PKK'yı eleştiriyorlar.
Ama yine de "korkudan isimlerinin yazılmasını istemiyorlar."
***
Ve son bir gözlem daha...
Biriyle konuşuyoruz "sürekli sağa sola bakıyor."
Sonra başkasıyla konuşuyoruz "gözü kapıda."
Her yerde "böyle görüntüler."
Herkes "birbirinden şüphe ediyor."
Herkes "izlendiği, telefonunun dinlendiği" kuşkusu içinde.
***
"Bölgede" söz verdik.
Kış basmadan Hakkari' ye de, Mardin' e de, Muş' a da, Siirt' e de gideceğiz.
Sözümüz söz "Diyarbakır'a da yeniden..."