Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YAVUZ DONAT

Tavlacı muhtar

Milas'ta "yanan yerlerin üzerinde" uçarken, aşağıdaki köylere baktık. Yangının "ya kıyıcığında" kalmış, kurtulmuş. Ya "göbeğinde" bulunuyor, fedakar ormancı tarafından kurtarılmış.

***
Biraz sonra "aşağı inip" mola verince...
"Brifing salonuna" girince...
"Yerel medyadan" arkadaşlarla karşılaştık.
"Yangıanılarını" anlattılar.
Köyün birinde muhtar bağırıp duruyormuş:
- Nerede bu devlet?.. Nerede resmi görevliler? Ormanlar yanarken ne yapıyorlar?
Gazeteci dayanamamış:
- Muhtar, muhtar... Vali de, Genel Müdür de, ormancılar da yangını söndürmeye uğraşıyor-lar... Ya sen ne yapıyorsun ?
"Hikayeyi" anlatan gazeteci dedi ki:
- Muhtar o sırada tavla oynuyordu... Benim sözlerim üzerine bozuldu, zarları fırlattı, çıktı, gitti.

***
Yeniden "yukarılardayız."
Bir yanımız deniz. Diğer yanımız orman.
Arada ise "siyah lekeler."
Yangın bölgesinde tam "7 köy" saydık. Ateş düştüğü yeri yakar. Köylünün kendisi kurtulmuş ama "ciğeri yanmış.."

Sadece köylünün mü? Hepimizin.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA