Halkın şikayetlerine "karne olarak bakan" Demirel sık sık şunları söyledi:
-Karnedeki notlar zayıfsa, müdürün "bu karne sınıf geçer" diye imza atma hakkı yok.
-Karne kim, müdür kim?
-Karne hükümet, müdür de millet.
***
Demirel "bir şeyin" üzerinde çok durdu.
"Hem halk şikayetçi ve hem de Tayyip beyin popülaritesi sürüyor" saptamasının.
"Bunun ikisi bir arada nasıl olur" dedi.
***
Bunu biz de çok düşündük.
Her gittiğimiz yerde "şikayet dinliyoruz."
Ama Tayyip beyi de her gittiği yerde "kalabalıklar karşılıyor."
***
"Gözlemimiz" şu:
Toplum hala "geçen dönemi" unutmamış.
"Yaşanan ağır ekonomik krizin yarattığı şok ve korku" sürüyor.
"Hastane odalarında hükümet toplantıları" hafızalardan silinmemiş.
Seçmen "dünü affetmemiş."
Tayyip beyin "siyasi gıdası ve süren popülaritesinde" bunların önemi çok.
***
Ve Demirel'le uçak sohbetinin sonu:
-Millet iyi aydınlatılırsa doğruyu yapar... Milletin, zayıf karneye sınıf geçirmemesi lazım... Hele bir sonbahar gelsin.