Lafım, kendi ülkesinin parasına ve varlıklarına güvenmeyip başka okyanuslarda yüzmeye çalışanlara... Lafım, seçimler öncesinde "Dolar 8 TL, 10 TL, 15 TL olacak" diyenlere kanıp varını yoğunu ABD'nin para birimine yatıranlara... Lafım, TL'de risk almadan kazanacağı parayı hesaplamayıp kur manipülasyonuna kananlara...
Bakın, dün ne oldu!
İster S400, ister Erdoğan-Trump görüşmesi, ister bayram, ister BDDK ve SPK'nın düzenlemeleri deyin. Bence, parasını dolara yatıranlarda çözülme başladı. Zira, dün ciddi miktarda vatandaşın dolar bozdurduğu haberleri geldi. TL, en çok değer kazanan para birimi oldu. Analistler, bu trendin devam edeceğini söylüyor.
Dün Borsa İstanbul'daki yükselişe bakıyorsunuz. Hisse senetlerini Deutsche, Credit Suisse, Citibank, Merrill Lynch topluyor. Sizce neden?
Birincisi, gelişmekte olan ülke borsaları içinde Borsa İstanbul en ucuzu... Hisse senetlerini diğer ülke borsalarına göre yaklaşık yüzde 54 iskontolu alıyorlar.
İkincisi, üretilen her türlü manipülasyona rağmen ekonominin geleceğine güveniyor.
Üçüncüsü, yerel seçimleri iç kamuoyundakiler gibi çok fazla umursamıyorlar. Onlar önümüzdeki seçimsiz 4.5 yıla bakıyor. Ve, ucuzun ucuzu olmayacağını düşünüp parasını Türk şirketlerine yatırıyor.
Belli ki, yabancının gördüğünü bizim Türkler henüz tam olarak göremedi.
Bana kalırsa, hâlâ elinde dolar tutmakta ısrar edenler de borsaya şu anda girmemekte direnenler de sakin kafayla bir düşünsün. Bu trend böyle devam ederse, dövizi olanın eli yanacak, hisse fiyatları bu kadar düşükken borsaya girmeyen başını duvara vuracak. Velhasıl, yarın öbür gün dolar treninden atlamayan da borsa trenine binmeyen de kaybedecek.
Hâlâ vaktiniz var!