Yumurtanın en sağlıklı besin olduğundan kuşku duymadığımız kesin. Beyin, kalp, sinir sistemi ve gözün ilacı yumurta her gün 1 ya da 2 tane güzel pişirilmiş olduğunda iyi beslenmenin de temelidir. 9 adet esansiyel amino asidi tam içeren, 1 adedinde 6 g protein bulunan yumurta yüksek protein, omega 3 ve oleik asit, selenyum, çinko, fosfor, iyot, kolin, folik asit, A, D, E, K, pantotenik asit, B 12 vitaminleri, lutein ve zeaksantin gibi antioksidanlardan zengin doğal bir besindir.
Bağışıklık sistemini güçlendirir, hücre hasarını korur, beyin ve sinir sistemi hücrelerini yeniler, görme fonksiyonunu geliştirir, kalp sağlığını korur, iskelet ve kas sistemini geliştirir, kanamayı önler.
Besleyici değerinden daha fazla yararlanmak için tam pişmiş yumurta yiyin. Çiğ veya az pişmiş yumurta salmonella enfeksiyonu için risk taşır. Haşlanmış yumurta en sağlıklı şeklidir.
Yumurta kaynamaya başladıktan sonra 5-7 dakika orta ateşte kaynatılırsa ideal besleyici ve sindirimi en kolay halini yemiş olursunuz. 1 yumurta 65-70 kalori sağlar. Günde 1-2 adet yumurta yemekle ne kalp krizi geçirilir ne de kanda kolesterol artışı gerçekleşir. Tam tersine günde 1 adet yumurta yemek kalp krizi riskini azaltmaktadır. Yumurta iştahı uyaran hormon olan PYY'yi baskılayarak tok tutar, dolayısıyla yumurta yediğiniz öğünlerde günlük enerji alımının da az olmasını sağlarsınız. Kahvaltı ve akşam yemeklerinde yumurtalı öğünler planlamak daha iyi kilo vermeyi sağlar. Yumurta yiyerek zayıflama kas kütlesinin de korunmasında en değerli yiyeceklerden biridir. Kahvaltıda veya akşam yemeğinde yiyebileceğiniz hızlı zayıflatan yumurtalı öğün örnekleri ile daha hızlı zayıflamanız mümkün.
HAYVANSAL VE BİTKİSEL BESİNLERDEKİ SAĞLIK BİLEŞENLERİNİN ETKİLERİ FARKLIDIR
Sağlıklı beslenmede hem hayvansal hem de bitkisel besinlerden dengeli yemek genel sağlık için önemli. Fakat bazı besin bileşenleri için hayvansal kaynakları daha öncelik tanımak hem vücutta emilim hem de hastalık koruyucu etkisi açısından daha etkin rol üstlenmektedir.
1 Hayvansal besinlerden alınan A vitamini retinol olup vücutta daha etkin kullanılır, bitkilerde olan A vitamini karotenoid olup vücutta etkin olabilmesi için retinole dönüşmesi gerekir ki bu sebeple biyoyararlılığı düşüktür. Süt ve yumurta en iyi retinol eşdeğeri A vitamini kaynağıdır.
2 Hayvansal yiyeceklerdeki demir olumsuz emilim faktörlerinden etkilenmeyen ferrik demirdir. Bitkisel besinlerde ferröz demir bulunur ve bitkisel besinlerin demir emilimi düşüktür. Yağsız kırmızı et, hindi eti ve balık en iyi ferrik demir kaynaklarıdır.
3 Süt ürünleri gibi hayvansal kalsiyum kaynakları hem kalsiyum fosfor oranı hem de emilimi olumsuz etkileyen bileşikler içermediğinden emilim oranı yüksektir. Yeşil yapraklı sebzeler, kuruyemişler, baklagil ve tam tahıllarda fitik asit, okzalik asit gibi bileşiklerinin bulunması kalsiyum emilim oranını düşürür. Süt ve süt ürünleri en iyi kalsiyum kaynaklarıdır.
4 Omega 3 yağ asitleri sentezi vücudumuzda öncü olan alfa linolenik asit (ALA) tarafından karaciğerde gerçekleşmektedir. ALA sonucunda EPA ve DHA oluşmaktadır. Bitkisel kaynaklı ALA'nın, EPA ve DHA dönüşümü hayvansal besinlerdeki ALA'ya göre daha düşüktür. Balık, balık yağı, yumurtadaki omega 3 yağ asitleri bitkisel kaynaklara göre KVH başta olmak üzere birçok hastalıktan korunmada daha etkindir. Size tavsiyem eliminasyon diyeti yapmayın, sadece bitkisel ya da sadece hayvansal besinlerle beslenmeyin. Her gün yediğiniz toplam yiyeceklerin yüzde 60'ının bitkisel yüzde 40'ının hayvansal besinlerden oluşmasına özen gösterin. Böylece besinlerin güçlü sağlık etkisinden yararlanmanız da daha etkili olur.
YUMURTA İLE BESLENMEK İÇİN BİRKAÇ ÖNERİ
Her gün kahvaltı veya akşam yemeklerinden birinde yumurtalı sağlıklı öğünlerle düzenli zayıflayabileceğinizi unutmayın.
2 yumurtalı az yulaflı ve bol zeytinyağlı omlet yanına bol domates salatalık
2 yumurtalı menemen yanına inde dilim ekşi maya ekmeği ve bol taze maydanoz
1 adet haşlanmış yumurta, 1 dilim peynir, çeyrek avokado, 5 tam ceviz ve bol taze domates
2 adet haşlanmış yumurta 3 adet üçgen dilim karpuz ve bol domates, salatalık
1 yumurtalı peynirli omlet, 5 adet siyah veya yeşil zeytin, 1 dilim ekşi maya ekmek ve yanına bol taze maydanoz
2 adet yumurtalı mantarlı omlet, 1 ince dilim tam buğday ekmeği, bol taze yeşillik
TİP 1 DİYABET VE HAŞİMATO TİROİD GLUTEN KARMAŞASI
Tip 1 Diyabetliyim, Haşimato Tip Tiroidim var, glüteniz diyet uygulamalı mıyım sorusu sıkça soruluyor. Çünkü hem Tip 1 Diyabette hem de Haşimato hastalarının küçük bir bölümünde Çölyak hastalığının görülmesi acaba glütenin bu hastalıkları tetikleyici bir etkisi olabilir mi kuşkusu üzerine bir tez olarak ortaya atılıyor. Bu konu aslında kesinleşmemiş bazı vaka çalışmalarının kafa karıştırmasından öteye gitmeyen bir durum olduğunu belirtmekte fayda var.
Öncelikle şu konuyu netleştirelim. Bir birey süresi ne olursa olsun glüten içeren besinlerle beslenmesi bireyi ileride otoimmün tiroit hastalığına sürüklememekte hatta bu hastalığın gelişimi üzerinde etkisi de bulunmamaktadır. Ayrıca bir bireyin glutensiz beslenmesi onu otoimmün hastalıklardan da korumamakta ve hiçbir otoimmün sistem hastalığının oluşumunu da engellememektedir. Bugün bilinen bilimsel gerçek budur.
Daha önemlisi glutensiz bir diyetin Çölyak ve Haşimato tiroidi bir arada olan hastalarda dahi tiroit antikorlarını düşürme üzerine bir etkisinin olmadığını rapor eden birçok araştırma bulunmaktadır. Bu değerli bilimsel veriler doğrultusunda birçok sağlık otoritesi glütensiz diyeti Haşimato tip tiroidi olan hastalarda rutin olarak önerilmemelidir demektedir. Ayrıca gluten eliminasyon diyetleri hem sağlıklı kişide hem de Haşimato tip tiroidi olan hastalarda genel sağlık açısından risklidir.
Özellikle Haşimato tiroit hastalarında glüten eliminasyonu tiroidi koruyan selenyum, iyot, magnezyum, çinko ve bakır eksikliklerini de beraberinde getirir. Bu risk hastalığın seyrini bile değiştirebilir daha kötüye gitmesini sağlayabilir.
Tip 1 Diyabet, pankreasta insülin üretilmesini ortadan kaldıran bir dizi otoimmün mekanizmaların tetiklediği hastalıktır. Genç veya ileri yaşlarda aniden ortaya çıkabilmektedir. Tip 1 Diyabetin tedavisi insülin ve beslenme üzerine dayanır. Tüm Diyabet Konseyi raporları Tip 1 Diyabetlilerde Çölyak hastalığı bulunmuyorsa glütensiz diyet uygulamasına gerek bulunmaması gerektiğini bildirmektedir. Gluten immün aracılı hastalıkların seyrini bozmaya katkı sağlayabilir tezi şu anda sadece bir varsayımdır, bilimsel kanıtı mevcut değildir. Ancak Haşimato tiroid ve Tip 1 Diyabet hastalarında mutlaka Çölyak hastalığı var mı yok mu değerlendirme yapılması Klinisyenler tarafından atlanmamalıdır. Son olarak Çölyak dışında her seroloji pozitifliği olan bireyde glütensiz diyet önerisi de doğru değildir. Çünkü serolojide antikor pozitifliği olan vakaların glüten tüketmelerine rağmen 2 yıl içinde pozitif değer normale dönebilmektedir. Zayıflama amaçlı, sağlıklı olacaksın vaadi ve otoimmün sistem hastalıkları glütenden dolayıdır kesmelisin anlamsızlığına sakın izin vermeyin derim.
HAFTANIN BİLİMSEL NOTU
Sağlıksız çok düşük kalori içeren diyetlerle hızlı kilo verme sonrasında safra taşlarının oluşma ihtimali çok yüksektir. Ayrıca karaciğerde safra asitlerinin baş edemeyeceği kadar kolesterol üretimi de safrada taşların kristaller halinde oluşmasını sağlamaktadır. Safra taşına karşı beslenmede yapacağınız en iyi alışkanlık doğal diyet lif kaynaklarından ligninden zengin yiyecekleri de tüketmek. Kalp sağlığı ve bağışıklık sistemi güçlendirici etkileri olan lignin diyet lifi çeşidi yiyeceklerle doğal olarak yeterli miktarda tüketildiğinde safra kesesi taşlarının oluşmasını önleyecek mucizevi etki göstermektedir. Yiyeceklerden keten tohumu, kabak çekirdeği içi, badem, yerfıstığı, taze fasulye, taze bezelye, havuç ve maş fasülyesi fazlaca bulunan lignin kan kolesterol seviyelerini düşürmekte ve kolon kanserinden korumaktadır. Ayrıca safra kesesi taşlarının engellenmesinde de etkindir. Unutmayın düşük kalori içeren zayıflama diyetlerinizde bu besinlerin olması önemlidir.