Hıncal sağolsun, dövdü mü iyi döver. Övdü mü de iyi över. Benim için çok güzel şeyler yazmış, çok teşekkür ederim. Ama bir dakika... Oscar konusundaki yazısına katılmam mümkün mü? Doğru bir şey yazmış: Oscarları Hollywood mensupları verir, eleştirmenler değil. Ama ben, biz yazarlar mı oturup aday filmi seçsin dedim? Sadece üye yollayan tam 11 kuruluşun arasında SİYAD da olsun dedim. O kurulun önemli bir görevi var: Türkiye'yi dünyanın en ünlü organizasyonunda temsil edecek filmi seçmek. Bir tek sinema yazarı da katılıp görüş belirtse fena mı olur? O isimleri okudunuz, tekrar etmek istemiyorum. Ama, rica ederim, SEYAP, SİNEBİR, TESİYAP, FİYAB, BSB, BİROY, SETEM gibi adı-sanı bilinmeyen derneklerin yanı sıra bir SİYAD üyesi de katılsa iyi olmaz mı? Diyelim ki Atilla, Alin, Uğur, Murat veya genç arkadaşlardan biri de katılıp fikir söylese kıyamet mi kopar? Seçimini empoze edecek hali yok ya... Dünyadaki seçmelere eleştirmenler pekala katılıyor. Ulusal bir sorun bu, hizipleşmenin gereği var mı? Ben o kurulda birkaç yıl görev aldım. İyi hatırlarım, yıllar önce merhum Halit Refiğ'in Hanım'ını önermiştim. Çünkü Boğaziçi ve İstanbul'u harika biçimde gösteriyor ve özellikle Amerikalıların çok sevdikleri iki öğeye dayanıyordu: Yaşlı oyuncuları (Yıldız Kenter ve Eşref Kolçak) ustaca kullanmak. Ve de kedi sevgisi! Ama diğer üyeler fikrime rağbet etmedi, başka film gitti. Hanım gitse kazanır mıydı? En azından beş aday arasına gireceğine hep inanmışımdır. Hıncal'ın es geçtiği kimi şeyler var. Örneğin o gereksiz başvuru zorunluluğu. Ayrıca şunu da sorayım: SİYAD yıllar boyu bu kurula hep katıldı. İki yıl öncesine kadar... O yıl, Yeşilçam demirbaşlarından bir üye "SİYAD'ın meslek örgütü olmadığını," ileri sürerek bakanlığa başvurup onu kuruldan çıkarıyor. Yazarlara karşı bu tavır eski Yeşilçamcılara yakıştı mı?