Roman değil de biyografi okumak, sadece daha öğretici değil, dönemin adları etrafında dönen dedikodularıyla çoğu zaman daha ilginç de oluyor. Sinemada da romantik komedi ya da aksiyon yerine gerçek bir yaşam öyküsü izlemek, hele ki öznesi merakınızı celbeden biri/birileri ise büyük zevk. Sırf seyirle kalmıyor, dünyasına giriyor, onunla ağlayıp gülüyorsunuz.
Hayranı olduğunuz bir yazar, oyuncu... İlgi duyduğunuz bir siyasetçi, sporcu, kanaat önderi... Zengin bir belgesel ya da gerçeklerle bağı sağlam kurulmuş bir film, bazen tanıdığınızı zannettiğiniz bir ünlünün bambaşka bir yüzünü çıkarır ortaya. Düşkünlüğünüz perçinlenir ya da tam tersi sıtkınız sıyrılır, ibretlik bir tecrübe olur.
Evvelki gün başlayan 16. !f İstanbul Bağımsız Filmler Festivali'nde iştah kabartan bu tip yapımlar da yer alıyor. Modaya mı meraklısınız? Ona yön verenlerden, İtalyan Vogue'unun efsanevi yayın yönetmeni Franca Sozzani'nin, hem de kızı tarafından çizilen portresini görmek şahane olmaz mı?
Çağdaş sanata mı ilginiz var? Performans sanatçısı Marina Abramovic'le Brezilya'yı dolaşmak bulunmaz nimet değil mi? En iyisi açalım teker teker...
KURALLARI YIKAN KADIN
Moda endüstrisine ilgisi olan herkesin aşina olduğu bir isim. İtalyan Vogue'unun 25 yıl boyunca yayın yönetmenliğini yapmış, yaklaşımıyla standartları değiştirmiş, kapaklarıyla kuralları yıkmış, tartışmalar çıkarmış bir kadın. Geçtiğimiz Aralık ayının sonunda hayatını kaybeden Franca Sozzani böyle biriydi.
'Bu yaz sarı moda şekerim'cilik oynamayan; ırkçılık, toplumsal cinsiyet ve beden politikaları gibi meselelere dokunmaktan çekinmeyen biri. Güzellik kavramını sorgulayan, geleneksel bakış açısıyla didişip onu yeniden tanımlayan biri...
Sozzani'nin bir kızı var: Yönetmen ve fotoğrafçı Francesco Carrozzini 35 yaşında. Beyonce'ye, Lana Del Rey'e, Lenny Kravitz'e videolar çekmiş. Peki annesinin portresiyle karşımıza çıksa nasıl olur? Şüphesiz ilginç olur.
Franca: Kaos ve Kreasyon'da Karl Lagerfeld'den Bruce Weber'e, Donatella Versace'den Naomi Campbell'e pek çok moda 'en'i bir araya geliyor ve modanın yönünü belirlemiş bir ikonun portresi çıkıyor ortaya.
SINIRLAR NE KADAR ESNER?
İnsani sınırları zorladığı ve 'Yok artık' dedirttiği performanslarıyla bilinen, beden sanatının piri Marina Abramovic, şifa bulmak ve ilham almak için Brezilya kırsalını dolaşıyor. Şamanlar, şifacılar, anılar, acılar... Hem yol hem de içsel yolculuk bu: Marina Abramovic Araf'ta...
O topraklar da çok imkânlı, bizatihi bir macera olan ablamızın kendi de. Renkler, ritüeller, hudutları esnetmeye dair denemeler... Kim bilir ne deli haller...
KARI KOCA CLINTON'LAR DA VAR
Yazar, şair, şarkıcı, dansçı, yönetmen, yapımcı, aktivist... Maya Angelou 86 yıllık ömrünü en dolusundan yaşamış. Fahişelik de yapmış ama 30'dan fazla onursal doktora da almış ve sivil haklar mücadelesiyle saygınlık kazanmış Afroamerikan bir kişilik kendisi. Hakkında çekilmiş ilk film bu: Maya Angelou: Yine de Ayağa Kalkarım. Bill ve Hillary Clinton'dan Oprah Winfrey'e uzanan katılımcılarıyla sadece bir kadının değil, ABD'nin de tarihi gibi düşünülebilir.
ZİHNİ NASIL İŞLİYOR?
Kayıp Otoban ve Mulholland Çıkmazı gibi filmleriyle, kafasının nasıl işlediği en merak edilen yönetmenler müsabakası yapılsa, dereceye gireceği kesin. David Lynch: Yaşam Sanatı yönetmenin çocukluğuna götürüp karanlık sokaklarda, onu o yapan yolda yürütüyor.