Nükhet Duru'nun en güzel şarkısıdır.
Seneler sürer her günüm
Yalnız gitmekten yorgunum
Zannetme sana dargınım
Ben gene sana vurgunum
***
Zülfü Livaneli'nin 'Leylim Ley'i de onundur.
Döndüm daldan kopan kuru yaprağa
Seher yeli dağıt beni, kır beni
Götür tozlarımı burdan uzağa
Yarın çıplak ayağına sür beni…
Ve Minik Serçe'nin 'Dağlar'ı, Edip Akbayram'ın seslendirdiği o ünlü eser,
Başın öne eğilmesin
Aldırma gönül, aldırma
Ağladığın duyulmasın,
Aldırma gönül, aldırma…
***
Bu birbirinden güzel şiirler gazeteci yazar Sabahattin Ali'ye aitti.
41 yaşındayken öldürüldü…
Sabahattin Ali'yi CHP'nin derin devleti Kırklareli'nde, Bulgaristan sınırına yakın bir köyde öldürdü.
***
Bulunan cesedin, Türkçenin en kuvvetli yazarlarından birine ait olduğu sonradan anlaşıldı…
Cinayetin üstü örtüldü.
Çünkü Sabahatt Ali, Milli Şef İsmet İnönü'ye karşı amansız mücadele veren Marko Paşa dergisinin kurucusu ve yazarıydı…
***
Sabahattin Ali,
Kısa hayatına pek çok öykü, şiir ve roman sığdırdı.
CHP'ye karşı muhalefet yapan Marko Paşa'yı çıkardı.
Orada yazdı, bu yüzden tutuklandı.
İş yapamaz hale gelince Nazım Hikmet gibi yurt dışına kaçmaya karar verdi.
Hapishanede tanıştığı adam kaçıran bir çete ile anlaştı.
Sınıra kısa bir süre kala anlaştığı kişi tarafından kafasına vurularak katledildi.
***
Sonradan yakalanan Ali Ertekin isimli katil, ünlü yazarı öldürdüğünü itiraf etti.
Ertekin geçimini insan kaçakçılığı ile sağlıyordu.
Aynı zamanda da Millî Emniyet Hizmeti Riyâseti'nin de muhbiriydi.
***
Sabahattin Ali, Cumhuriyet döneminde öldürülen ilk gazeteci olarak da basın tarihimize geçmiştir.