Okullar yakılıyor. Sağlık merkezleri saldırıya uğruyor. İtfaiye, ambulans kargo aracı hedef gözetilmiyor. Bölge insanı doğup büyüdüğü yerleşim yerlerini terk ediyor. Terör can alıyor... Terörist dur durak bilmiyor.
Bölge insanı üzerinden siyaset yapanlar yine sessiz yine suskun.
Teröre ve teröriste en ufak bir eleştiri getiremedikleri gibi devleti, polisi ve askeri suçlama yarışındalar.
Sanki bu ülkenin vekili değiller.
Bu ülkede siyaset yapmıyorlar!
Çıkıp da 'heeeey ne yapıyorsunuz?' diyemiyorlar.
Ee, sırtına dağa dayarsan olacağı bu.
Teröristtin tükürüğünden güç devşirirsen tükürüğü yutkunmak zorunda kalırsın... 'O keleşi size doğrultmasını da biliriz' tehdidin devlet altında kalmazdı. Doğrultulan her keleş karşılığını mutlaka bulacaktı. Buluyor...
Şehirleri savaş alanına çeviren teröriste tek bir kelime söyleyemeyenler devletten teröre karşı şefkat beklemesin. Devlette bu şefkati teröriste gösterme gafleti içinde bulunamaz.
Şimdilerde karar ve kararlılık karşısında köşeye sıkışan teröre ve teröriste nefes aldırma çabası boşa kürek çekmektir. Bölgeyi cehenneme çevirenler ve ateşe körükle gidenlerin hesap verme günü yakındır. Polis ve askerimizin koordineli mücadelesi terörün belini kırmakla kalmayıp bitme noktasına getirecektir.
Halk desteğini devletten yana vermeye başladıkça terör baronları çılgına dönmeye başladı. Taban kayıyor endişesi paniğe dönüştü. 'Acımayın, aldanmayın. Akıllı hareket edin ve ayrım yapmayın. Evleri, okulları, hastaneleri yerle bir edin. Ambulansları hareket ettirmeyin, hedef alın vurun.' Bu sözler telsiz konuşmalarına yansıdı... Terör örgütünü savaşçı, teröristti cici çocuk gören zihniyetten ne beklenir ki... Bu milletin gözünün içine baka baka toplumsal hafızamızla dalga geçtiklerini düşünüyorlarsa yanılıyorlar.
Oldum olası şikâyeti ve şikâyet edeni, dedikodu yapanı sevmedim. Sevimsiz gelir bana... Bugünlerde bir başka moda oldu Türkiye'ni başka ülkelere şikayet etmek...
Yazık, hem de çok yazık... Tarihimiz yakılıyor.
Camilerimiz işgal ediliyor. Kim adına yakıp yıkıyorsunuz?
Devletin bombaladığı saçmalığını çıkıp grup toplantısında söyleyeceksin. Böyle bir yalan olur mu? Hendekçi zihniyet yok olmaya mahkum...
Rahmetli Erbakan Hoca'nın o meşhur sözü aklıma geliyor... 'Hadi oradaaan hadi...'
Bunlara hadi oradan bile hafif kalıyor.