Rusya'da özel güvenlik şirketi Wagner'in isyanı ciddi bir darbe girişimiydi. Fakat dayanakları zayıftı. Bu nedenle ne halktan ne de ordudan destek görebildi. Dolayısıyla Rusya Savunma Bakanlığı bünyesine katılması konusunda kalemi çoktan kırılmış bir grubun serzenişi şeklinde başladı ve o hızla da sona erdi.
Ne var ki Rusya karşısında sıkışan Batı dünyası her hadisede olduğu gibi Wagner Grubu lideri Yevgeni Prigojin'in şikâyetini dile getiriş tarzını manipüle ederek isyanı, Vladimir Putin'in yıkılışını müjdeleyen bir opera şeklinde lanse etti.
İsyan başlar başlamaz Batı dünyası ve yandaşları, Kremlin'deki rejimin siyasi olarak iflas ettiğini vurgulayarak erkenden zafer naraları attı.
24 saat içinde sorun çözülmesine rağmen suçlama ve propagandalarına devam ederek Putin'in imajının sarsıldığını ve Ukrayna savaşının Kremlin'in gücünü kırdığını ilan ettiler. Psikolojik harpte yeni rekorlar kırdılar. Batılılara diyecek bir şey yok. Onlar elmaları armut yaparak her olayı ve gelişmeyi zaten Putin'i şeytanlaştırmak ve imajını baltalamak için kullanıyor.
***
Şaşırtıcı olan içimizdeki Amerikan gramofonlarının performansı oldu. Her ne kadar ABD ve
Avrupa ile yaşadığımız yığınla sorunda milli görünseler de iş Batı ile Rusya arasındaki krizlere gelince hepsinin
toptan Atlantikçi kesildiğini gördük.
Neymiş,
Rusya zayıf bir devletmiş. Orta ölçekli bir güçmüş.
Putin'in kuvvetli bir ordusu, siyasi
rejimi ve desteği yokmuş. Bunu
diyenler, Batı'nın bütün desteğine
rağmen Kırım'ın ilhakından sonra
Rusya'nın nasıl oluyor da Ukrayna'nın
dörtte birini daha almasını ve
küresel ekonomik ambargoyu hangi
mekanizmalarla akamete uğrattığını
nedense sorgulamaya yanaşmıyor.
Bu açıdan Wagner krizi, Batı'nın Rusya karşısında
Ukrayna'da ne kadar çaresiz kaldığının da göstergesi oldu. Zira o çok övündükleri Ukrayna güçlerinin
NATO destekli bahar harekâtı sonuçsuz kaldı. Bahardan sonra neredeyse yazın ilk ayı da bitmek üzere. Yani Batı destekli Ukrayna güçleri Rusya hatlarını hâlâ yaramadı.
O yüzden Batı dünyası
Çin, Hindistan ve Türkiye'yi yanına çekmeden Rusya'yı Ukrayna'da
durduramayacağının farkında. Zira
Wagner krizi de gösterdi ki içeriden
Putin'in kararlılığını sarsmaları
mümkün değil.
***
Haliyle Atlantik büyük bir hayal âleminde yaşıyor.
Derin bir yanılsama içinde. Ne dünyanın gidişatını okuyabilecek zihni melekeye ne de bu gidişatı durdurabilecek güç ve kuvvete sahipler.
Burada olan bizim yerli Amerikan gramofonlarına oluyor. Ne var ki Batı adına
kraldan çok kralcı takılan bu tip insanlar bürokraside, akademide, medyada ve iş dünyasında hâlâ en kritik pozisyonlarda baş tacı ediliyor. Bu mesele aslında
en ciddi ulusal trajedimizdir.
Türkiye Yüzyılı önündeki en derin meydan okuma hiç
kuşkusuz ülkemizdeki en örgütlü
yapı olan Amerikan gramofonlarının
çökertilemeyen varlığı ve sahip
oldukları bu
arsız Batıcı zihniyettir.
Wagner krizi bu zihniyetin ülkemizde yeniden hortlamasına yol açtı. Görünmesini sağladı. Bu nedenle
"Olay Rusya'da geçiyor" deyip geçmemek lazım. Aksine tam da bu noktada durup
vesayetçi Atlantikçi anlayışın her açıdan ülkemizin geleceği önündeki en büyük tehlike olduğunu
inatla hatırla(t)mak gerekir.