Dolu dolu bir hafta daha. Haber yağmuru: Kuş Gribi, Nobel tartışması, Pakistan depremi, Türkiye Arnavutluk maçı, Sakal-ı Şerif, Galataport, Van Rektörü, Şair'in ölümü, Tunceli operasyonları, Suriyeli bakanın intiharı vs vs.
Bu tufana rağmen, daha az hatalı bir gazete.
Sabah, daha dikkatli.
Bu dikkatin ve titizliğin sürmesi önemli...
..diyelim ve evvelce değindiğimiz hassas bir konuya geri dönelim.
Önceki akşam, iftar saatinden hemen sonra, İstanbul Maslak'ta bir benzin istasyonunda büyük bir patlama oldu.
Çok geçmeden bunun bombalı bir terör eylemi olduğu anlaşıldı.
Bir mucize eseri, ölen olmadı.
Haberi en "büyük" gören ve büyük bir resimle manşete taşıyan tek gazete Sabah'tı.
LPG Değil A-4 başlığıyla.
İşte buradan itibaren tartışmaya açabiliriz. Çünkü yine o klasik soru gündeme geliyor:
"Teröristlerin istediği de zaten bu değil mi? Seslerini duyurmak istiyorlar ve basını da zaman zaman korkru propagandasına alet etmiyorlar mı?"
Terör haberlerinde sinir uçları açılır.
Neyi ne kadar ve nasıl vermeli?
Habere hak ettiği kadar değeri vermek ile "alet olmamak" veya paniğe yol açmamak arasındaki çizgiyi nasıl çizeceğiz?
Haber eğer doğruları ve olguları izlemek zorundaysa... Kabul etmeli ki, terör haberleri topyekun görmezden gelinemez. Haberleri verilir.
Ama ölçünün kaçmaması için bir "simetri" hesabı gerekiyor. Terörün zararı, yol açtığı ölümler, kapsamı haberi büyüklüğüne yön vermeli.
Maslak patlamasında haber ölçüsü kaçtı mı? "Simetri" açısından bakıldığında öyle gözüküyor. "Manşete taşınması", tartışmaya çok açık.
Birkaç yaralı ve maddi hasar dışında etkisi olmayan bir saldırının, üstelik kullanılan patlayıcı adı manşete çıkarılarak bu denli "büyütülmesi", bana "kamu yararı" ve "terörle mücadele" açısından pek makul gelmedi. Sabah'ın buna benzer saldırıları daha önce "küçük" verdiği de malum iken...
Bu benim görüşüm. Ama har manşette olduğu gibi bunda da gazete içinde tartışma yaşandı. Doğal.
Genel Yayın Yönetmeni Ergun Babahan bana hiç katılmıyor. "Halkın bilmesi gereken bir bombalı saldırı oldu. Bunu birçok kişi duydu ve ayrıntılarını öğrenmek istiyor. Biz görevimizi iyi yaptık" diyor.