Toplumun en zor öğreneceği konulardan bir tanesi makro ekonomidir.
Bunun uzantılarında enflasyon, devalüasyon gibi olgular da var.
Normal zamanlarda enflasyon hissedilmez bile.
Herkesin geliri, giderini karşılar.
Bazılarının geliri de o kadar fazladır ki toplumun zenginleri böyle oluşur.
Dünyanın ve ülkemizin içinde bulunduğu enflasyon dönemi ise normal zamanlara hiç benzemiyor.
DOĞALGAZ 2023'TE EVLERDE
Avrupa ülkelerinde ve ülkemizde doğalgaz ve petrol ürünlerine zamlar geldi.
Devlet, vatandaşın çok fazla etkilenmemesi için petrol ürünleri, doğalgaz ve elektriğe zam yapmamaya çalışsa da yılın ilk saatlerinde bir fiyat artışına mecbur kalındı.
Bazı eleştiriler görüyorum, "Hani Türkiye bir doğalgaz ülkesiydi, bu zamlar nereden çıktı?" deniliyor.
Evet, doğalgazla ilgili müjdeler verildi, ama bu enerji kaynağının evlere ulaşması 2023'ü bulacak.
Avrupalı ülkeler, Rus enerji kaynaklarına göbekten bağlı.
Peki biz de bağlı mıyız?
Şimdilik evet. 2023'ten sonra ise bu konuda bir rahatlama olacağını söyleyebiliriz.
GELECEKTEN ÜMİTLİYİZ
Enflasyon genellikle yokluklar ya da aşırı varlıklar söz konusu olduğu zaman devreye girer.
Anladığımız kadarıyla Kovid sendromu, dünyanın her yerindeki stokları tükettiği gibi eğitimde, sağlıkta ve gündelik yaşamda yapılan karşılıksız giderler de enflasyonu körüklüyor.
Türkiye'de 2021 enflasyonunun bu kadar yüksek çıkmasının cevabı da burada yatıyor.
Peki 2022'de enflasyonla mücadelede başarılı olabilecek miyiz?
Tek haneli rakamlara düşer mi bilmem, ama felaketler yılı olan 2021'in çok altında olacağını şimdiden söyleyebiliriz.
Enflasyon sorunsalı sadece Türkiye'nin değil dünyanın sorunu.
Sadece enflasyon değil tedarik konusu da ciddi bir mesele.
Allah'tan bizim tedarik zinciriyle ilgili bir sorunumuz yok.
Türkiye üreten, çalışan, dinamik, genç bir nüfusa sahip.
İhracatta kırılan rekorlar, cari açıktaki düşüş, kurların dengelenmeye çalışılması, geleceğe ümitle bakmamıza neden oluyor.
Enflasyon rakamları elbette tadımızı kaçırıyor, ama çok da enseyi karartmayalım.