94 yaşındaki Kraliçe II. Elizabeth'in 99 yaşında vefat eden 73 yıllık eşi Prens Philip'in cenaze törenini televizyondan izlerken, duygulandım. Saltanatı lağvedip cumhuriyete geçen bir ülkenin insanı olarak, şaşırdım da... Bir cumhuriyet çocuğu olan beni, krallıkla yönetilen ülkedeki bir cenaze töreni nasıl oluyor da etkiliyordu?
Acıklı sahne
Birincisi, 73 yıllık eşinden ayrılan 94 yaşındaki bir kadının duyduğu ıstırabını, Kraliçe'nin cenaze törenindeki görüntüsü yansıtıyordu. Törenin dinsel bölümünün yer aldığı kilisede, Kraliçe tek başına siyah giysileri ve siyah şapkası ile oturmuştu. Yanındaki el çantasında Prens Philip'in mendili ile birlikte çektirdikleri fotoğraflar varmış.
Aile birlikte...
Cenaze töreninde Prens Philip'in dört çocuğu ve torunları siyah giysiler giymişler, uygun adımla tabutun arkasından yürüyorlardı. Askeri birlikler müthiş bir disiplin içinde töreni gerçekleştiriyorlardı. Sonuçta yüzlerce yıllık bir birikimi müthiş bir görkemli havada yansıtıyorlardı. Prens Harry'nin eşi Megan'ı Amerika'da bırakıp törene katılması da kayda değer bir olaydı. Bu Amerikalı gelinin Kraliyet ailesine attığı laf bombası üzücüydü. Bereket Harry törene katıldı. Böylece hanedandaki yara bir ölçüde onarıldı.
Ailenin acısı
2'inci Dünya Savaşı'nı zaferle bitiren ama daha sonra siyasi ve ekonomik krizlerle çalkalanan bu geleneklerine bağlı ülkenin hanedanı, Prensess Diana'nın Prens Charles'dan ayrılması ve ölümü ile sarsılmıştı. Prens Philip'in cenazesi bu aileyi kendine getirdi.
Kraliçe'ye ve tüm aileye başsağlığı diliyorum.
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz