Bakalım bu Biden'ın Amerika'sı ile nasıl baş edeceğiz? Çünkü bu garip bir ülke artık... Örneğin, Trump'a kilitlenmiş bir nefret kampanyası, Demokrat Parti çoğunluğunu simgeliyor. Aynı şekilde senatörlerin imzalarıyla gönderilen mektup da, bunların Cumhurbaşkanı Erdoğan'a saplantılı şekilde yaklaştıklarını gösteriyor.
Sıra oylamada
ABD Senatosu'nda Trump'ı azletmek isteyenlerin de onu savunanların da süreleri sona erdi. Şimdi sıra oylamada. Ve belli ki Trump yine aklanacak. Çünkü 100 sandalyeli Senato'da Trump'ın suçlu bulunabilmesi için en az 3'te 2 çoğunluğun (67 senatör) onun aleyhinde oy vermesi gerekiyor. Demokratların ve Cumhuriyetçilerin 50'şer sandalyeye sahip olduğu mevcut Senato aritmetiğinde Trump'ın Cumhuriyetçi senatörlerin oylarıyla aklanacağına neredeyse kesin gözüyle bakılıyor.
S-400'ler
Biden Amerika'sının Türkiye'ye bakışını ise, özellikle Türkiye ile Rusya'nın ve Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Putin'in diyalogları şekillendireceğe benziyor. Nitekim ilk elde Türkiye, Amerika'dan bir kez daha gelen uyarıya rağmen, S-400 hava savunma sistemi konusunda kararlı olduğunu tekrarladı. Bu arada Amerika'da 54 senatörün Başkan Biden'a bir mektup göndererek Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı diktatörleşmekle suçlamaları da işe tuz biber kattı.
FETÖ tutkusu
Artık çok iyi biliyoruz. Bu Amerika ne olursa olsun, Türkiye'yi karıştırmayı bir varlık sebebi olarak gören FETÖ'den vazgeçemiyor. Türkiye'deki askeri darbelerle ilgileri olmadığını açıklıyorlar, ama 15 Temmuz'un asli maddi faillerinden olduklarını da gizleyemiyorlar.
Bekleyelim
Başta da söylediğim gibi, Biden Amerika'sının akıl sağlığı tam değil. Çünkü en başta bir Trump takıntısı var bu ülkede. Bu takıntının yansımaları ise bazen Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı, bazen de Putin'i hedef alıyor. Kısacası, bekleyerek göreceğiz.