Dost ve müttefik olarak bildiğimiz Batı ve özellikle Amerika Birleşik Devletleri, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın şu ya da bu şekilde yenilmesini istiyor. Derin devlet yapılanmaları, 15 Temmuz 2016 FETÖ'cü darbe ayaklanmasında yaptıkları gibi, Erdoğan ve AK Parti'ye dönük her olumsuz gelişmede seviniyorlar.
Batı ve Türkiye
Burada ilgi çekici olan durum Türkiye'deki meşru muhalefet partilerinin, ulusal bir sorun olması gereken dış kaynaklı ve Türkiye'nin seçilmiş iktidarını hedef alan söylemler karşısında suskun kalmalarıdır. Özellikle ana muhalefet partisi CHP'nin S-400'ler ve F-35'ler konusundaki tutumu hem bilinmemekte hem de bu parti bizim güvenliğimizi tehdit eden Kuzey Suriye'deki PKK/PYD oluşumuna karşı hoşgörülü davranmaktadır.
İstanbul seçimleri
İşin kötü yanı Batı'nın Cumhurbaşkanı Erdoğan'a ve AK parti iktidarına karşı izlediği olumsuz tutum, yerel seçimlerde İstanbul'un belirsiz duruma düşmesine de yansımıştır. CHP'nin İstanbul Belediye Başkan adayı Ekrem İmamoğlu, Batı medyasının gözdesi konumundadır. İmamoğlu zaten şişmiş olan egosunu bu dış desteklere de açarsa, sonu belli olmayacak bir serüvene sürüklenebilir.
FETÖ parmağı var mı?
Bizler sabırla İstanbul'da oyların yeniden sayılmasını ve sonunda YSK'nın vereceği kararı bekliyoruz. geçmişte defalarca FETÖ komplolarına hedef olunduğu için, "İstanbul seçiminin sayımına da FETÖ'cüler mi el attı" sorusunun cevabını da bu arada bekliyoruz.
Bekliyoruz
Önümüzdeki 4.5 yıllık seçimsiz dönemi huzurla yaşamamız için demokratik yaşamımızın zihninde de bedeninde de, kural ve ahlak dışılıklar olmamalıdır. Bu nedenle İstanbul'daki oyların sayımı büyük önem taşıyor. İşin garip tarafı bu sayımın sonucunu bizim kadar dış dünya da merakla bekliyor.