Bazı gelişmeler şaşkınlıkla karşılanırken, bazılarını da "Sonunda akıl egemen oldu" diyerek izlersiniz. Mesela ABD Başkanı "Obama'nın Erdoğan'laşması" sözünü ettiğimiz ikinci tür yani aklın egemen olduğu gelişmelere örnektir.
Obama önceki gün Beyaz Saray'da Katar Emiri Şeyh Tamim Bin Hamid el Tani ile görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın iktidardan gidişi sağlanana kadar, bu ülkeyi tam olarak istikrara kavuşturmanın mümkün olmayacağını söyledi. Suriye'deki duruma dair de derin endişe duyduklarını ifade eden Obama, "Orada ılımlı muhalefeti desteklemeye devam edeceğiz" diyerek açıklamasını sürdürdü.

Erdoğan gibi
Obama'nın bu sözleri, Suriye'de devlet kendi halkını bombalamaya başladığı günden beri Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Esad hakkında söylediklerinin tekrarı değil midir?
Peki şaşkınlıkla karşılanması gereken gelişmelere hangi örnekler verilebilir? Mesela CHP Genel Başkanı "Kılıçdaroğlu'nun Esad'laşması" veya "CHP'nin Cemaatleşmesi" sizi şaşırtmaz mı? Ama belki şaşkınlıktan sıyrılmayı dener ve Kılıçdaroğlu'nun şu sözlerini gülümseyerek de dinleyebilirsiniz:

Başbakan olursa...
"- 77 milyon yurttaşıma sesleniyorum... Sözüm söz, bizim iktidarımızda kesinlikle Ortadoğu'da kan akmayacak, Ortadoğu'ya barış ve huzur gelecek. Suriye'yi de Irak'ı da yeniden biz inşa edeceğiz. Barış köprülerini yeniden biz kuracağız, kardeşliği yeniden biz tesis edeceğiz. Mısır'la kavga etmeyeceğiz, yeniden dost olacağız..."
Ve hatta bu sözlerinden sonra Kılıçdaroğlu'nun "Biz iktidar olunca Mustafa Sarıgül ile Hayri İnönü'yü kucaklaştıracağız" demesini bile bekleyebilirsiniz.

Yakışıksız üslup
Ama MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Genelkurmay Başkanı Org. Özel hakkında söylediği şu sözler sizde kesinlikle şaşkınlık yaratmaz mı?
"- Özel Paşa'nın Süleyman Şah'a nasıl yetiştiğini herkes görmüştür. Madem Süleyman Şah Türk vatanının ayrılmış parçasıdır, kime sorarak vatandan vazgeçtiniz. Bunu tarihe nasıl anlatacaksınız. Özel Paşa senin için vatan nedir. Harbiye'de vatan konusu işlenirken dersi mi kırdın, okuldan mı kaçtın?"

Gerçekten farklılar
Rahmetle ve hasretle hep andığım Turan Güneş "Biz siyasetçiler diğer insanlara benzemeyiz, vücut salgılarımız farklıdır" derdi. Siyaset âleminin aktörlerini her dinleyişimde Turan Güneş'in bu gözleminin doğruluğuna inanıyorum. Özel yaşamlarında saygın ve saygılı insanlar olan siyasetçilerin mesleklerini icra ederken nasıl değiştiklerini, nezaket ve kural tanımaz hale dönüştüklerini görüyor ve galiba pek şaşırmıyorum.
Gerilen dudakların arasından sivri dişlerin çıktığına, burundan fışkıran öfke buharları arasından söylenmemesi gereken sözlerin döküldüğüne tanık olursanız, bilin ki aklının boyu ihtirasının boyundan kısa olan bir siyasetçi ile karşı karşıyasınızdır.