2040 yılına kadar kanser vakalarında global olarak yüzde 54.9'luk artış bekleniyor.
Biliyorum, bazılarınız "abartma!" diyecek, bazıları buna da "komplo teorisi" diye burun kıvıracak...
Bu rakamın Dünya Sağlık Örgütü'nün verdiği rakam olduğunu belirteyim de, konuşacaksanız, buna göre konuşun.
Yani bu işin şakası yok!
Geçen gün "Haberlerde Bahsedilmeyen Salgınlar" başlıklı yazımda kanser ve kalp krizi vakalarındaki artıştan söz etmeme şaşırdınız, biliyorum. Ama bu konu daha geniş konuşulmayı hak etmiyor mu?
***
Ülkemizde ailesine, çevresine, mahallesine bakan herkes "kanserde olağandışı bir artış" olduğunu düşünüyor.
Lakin, 2018'den beri kanser istatistikleri yayınlanmıyor.
Peki
Sağlık Bakanlığı'nın kanser artışına özel bir çalışma gündemi var mı?
Ne yalan söyleyeyim; konuştuğum uzmanlar da
"Bilemiyoruz, haberimiz yok" deyip geçtiler.
***
Modern insanın tatil dönüşü nasıl mı?
Şöyle...
İyi fotoğraflar çekilmiş, zengin ve mutlu pozlar verilmiş, münasebetsiz şeyler kadraj dışına atılmış, bu fotoğraflar
sosyal medyada birer birer arzı endam etmeye başlamışsa, harcamalara değmiş, tatil işlevini yerine getirmiş demektir.
Fotoğraflar kötü, filtreler yetersiz mi?
Dingin veya çılgınca neşeli pozlar unutulmuş mu?
Eyvah!
O halde hemen eşe dosta anlatmaya başlayacaksınız...
Ama unutmayın, arada sızlanın ki, dikkatlerini odaklasınlar!
Çünkü mutluluğun fotoğrafını sever insanlar ama gerçek sandıkları mutluluğu dinlemeye pek katlanamazlar.
Çok mu sert oldu? Aldırmayın!
***
Çok mutsuz.
Neden mi?
Aklı fikri mutlulukta, ondan...
***
Şahane bir zeytinyağı...
Gerçek bir keşif.
Küçük bir şişe ama fiyatı da uygun.
Kızarmış ekşi mayalı
kara buğday ekmeğinin üzerine damlatıyorum. Altın sarısı ile yeşil karışımı bir sıvı ekmeğin üzerine yayılmaya başlıyor.
Koku da enfes.
Nasıl bu fiyata buldum, derken, şişeye bir daha bakıyorum.
Ah, sersem kafam!..
Yahu tabii o fiyata olacak, topu topu 250 ml!
***
Aktif sosyal medya kullanıcılarının sayısı 62.55 milyonu bulmuş. Sosyal medyayı küçümseyen politikacılar bu orana bakıp iyice düşünmeliler.
