Gözler fıldır fıldır dönüyor...
Alnından sanki filmlerdeki gibi altyazı geçiyor: "Öyle bir şey söylemeliyim ki, artık benden başka astroloğu takip etmesinler."
Uranüs, Mars, Merkür, şunlar, bunlar ve tabii siyaset...
Kılıçdaroğlu ve Akşener'in ajansları Venüs ve Jüpiter ile bu astrolog üzerinde dik açı yapıyor, sanırım...
O halde ver coşkuyu Bağdat Caddesi, Çankaya, Alsancak taraflarına...
***
Ne oluyoruz, bu astroloji çılgınlığı nedir yahu, insanlar haberleri değil, astrologları izliyorlar, diye bir şeyler karalayacaktım ki...***
Geçen yüzyılın genellikle savsaklanmış fakat önemli düşünürlerinden N.Berdyaev'in otobiyografisinde 1905- 1917 arasına dair yazdıkları aklıma geliyor: "Okültistler, spiritüalistler, astrologlar birdenbire ortaya çıkmış gibiydiler.***
Avrupa'da benzer atmosfer 1935- 39 arasında ortaya çıktı.
Geniş kitleler astrologların söyledikleriyle meşgulken ve yüksek sosyete özel toplantılarda "ruh" çağırırken büyük savaş hızlı adımlarla yaklaşıyordu.
Sonunda ne oldu dersiniz?
Nasyonal Sosyalist Parti iktidarı Alman halkına astrolojiyi yasakladı.
Ama kehanet rüzgârını durdurmak imkânsızdı.
Bu kez üst kademe Naziler kendilerini astrolojiye kaptırdılar.
Wilhelm T. Wulf, o dönemin en dikkat çeken astrologlarındandı.
1940-45 arasında Heinrich Himmler'in kişisel astroloğuydu.
"Gün gelecek, bir İngiliz esir kampında siyanürle intihar edeceksin" demiş miydi hiç?
Bilmiyorum.
Ama böyle işler kıyaktır...
Mesela Wulf savaştan sağ salim çıktı, 1973'te "Zodyak ve Svastika" kitabını yazdı ve 1984'te öldü.
***
AYNA
Sakın ağlamasın yetim, öyle ki yetim ağlarken, semalar titrer. ŞİRAZLI SADİ