Belliydi...
İnanılmaz şeyler yaşayacağımız.
Belliydi...
İnanılmaz olanın çarçabuk kanıksanacağı...
Belliydi...
Her şeye inanacağımız...

***

Nereden belliydi?
Şimdi güleceksiniz ama...
Zihin seziyor işte!
Toplumları hazırlıyor yavaş yavaş.
"İnanılmaz" diye bir kelime mesela...
Bir baktık ki...
Dilimize pelesenk olmuş.
Başımıza gelecek olanların "işaret fişeği" gibi her cümlenin içinde geçmeye başlamış...
On yıldır gencimiz yaşlımız; ünlümüz ünsüzümüz her şeyi "inanılmaz" buluyoruz.
Öyle bir moda oldu ki, bu kelime...
İnanılmaz aşağı, inanılmaz yukarı...

***

Ve işte nihayet...
Gerçekten "inanılmaz" bir dünya var karşımızda...
Virüs, pandemi, aşı, bitmez tükenmez varyantlar, tekrar kapanma korkuları...
Uyduruk olduğu her yanından belli ama herkesin inandığı resmi sağlık iddiaları...
"Gelecek pandemi"ye dair korkular...
Global enflasyon...
Yaklaşan kıtlık ihtimali...
Finansal sistemin çözülüşü...
Orta sınıflara "güle güle!" diyen ekonomik gelişmeler...
Bir daha asla eskisi gibi olmayacak bir iş ve yaşam düzeni...
Bölgesel savaşlar için hızlı yığınak...
Global hibrit savaş ihtimali...
Metaverse ve benzerleri...
Cinsiyetsizlik propagandasının ilkokullara kadar girmesi...

***

Daha sayayım mı?
Bu kadarı yeter de artar bile.
Ne anladık peki?
Meğer "inanılmaz" diye bir şey yokmuş!
Hele bundan sonrası rutin...

***

NE RÜYAYMIŞ ARKADAŞ!
Twitter'ın yeni CEO'su Parag Agrawal Hindistan doğumlu ya...
Haber şöyle yazılmış: "Agrawal'ın şirket içinde yükselişi ve sonunda en tepe mevkiye gelişi tam bir Amerikan rüyası örneği olarak değerlendiriliyor." Gel de gülme şimdi!
Ne bitmez tükenmez rüyaymış arkadaş!
Eh, sömürgecilik tarihini de "coğrafi keşifler çağı" olarak pazarlamış bir Batı bu...
Her problemi cilalayıp sunmak konusunda üzerlerine yok!
Düşünün, şu anda ABD'nin dijital teknoloji devlerinin (Microsoft, Google, IBM ve diğerleri) yönetim koltuklarında Güney Asyalılar var.
Bu bir "Amerikan rüyası" mı, yoksa bazen çaktırmadan, bazen göstere göstere ilerleyen "globalist yayılma" mı, düşünmek gerek...
Eksenin Asya'dan yana büküldüğünü görmek istemeyenlere gerçeği göstermek zor iş.
Oysa Twitter dediğimiz şey de nihayetinde daha bir yıl önce ABD Başkanı'nı sansürlemiş, tweet'lerini silmiş bir paylaşım platformu...

Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz