Lafı dolandırmadan iki soruyla başlayayım...
Bir...
ABD başkanlık seçiminin hemen ardından kimi küreselci medya kanallarında "Putin hasta, Parkinson'u ilerledi" haberlerinin çıkması tesadüf müydü?
İki...
Trump'ın tam da gövde gösterisi yapmak üzere çıktığı meydanda işinin bitirilmesi ve "sokak Kongre'yi bastı" görüntüsünün ortaya çıkması tesadüflerden ibaret olabilir mi?
***
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz
Doğrusu, biraz durup olup bitenlerin arkasına önüne bakarsanız...
"
Kendiliğinden gelişen olaylar" veya "
uyduruk haberler" ihtimaline pek prim
vermezsiniz.
Hele
Biden'ın Kongre baskınından bir gün sonra yaptığı "ABD demokrasisine darbe" konuşmasını (ve bütün teamüllere aykırı olarak bu konuşmada Putin'den söz edişini) hesaba kattığınızda zihniniz açılır.
O halde ne oluyor?
Sokak ve hastalık konularının önümüzdeki dönemin belirleyici gündemi olacağına dair işaretler mi bütün bunlar?
***
Hastalık dediğim, covid değil tabii...
Liderlerin hastalığı/hastalandırılması...
Hatırlayın, 2019'u "
Merkel acaba Parkinson mu?" sorusuyla geçirmiştik.
Merkel'in titreme görüntüleri unutuldu (ne çabuk unutuyoruz?) ve Alman Şansölye'nin 2020'ye "
uysal", siyaseten "
mağlup" ve hatta cidden
depresif bir psikolojiyle girdiğini de gözden kaçırdık.
Şimdi
Rusya Putin'le ilgili iddiayı yalanlıyor.
Peki nesi var?
Putin'in sağ kolu ve bacağındaki yeknesak hareketler neyin işareti?
Bunları bilemeyiz...
Ama bildiğimiz şey şu:
İddiaların haberleştirilmesindeki zamanlama manidar.
***
Gelelim sokak mevzuuna...
Aylardır bir gerçeği gözümüze sokuyorlar ama ille de görmezden geliyoruz.
Gerçek şu...
Salgın ve sokak hareketleri aynı madalyonun iki yüzü...
Salgın derinleştikçe sokağı da hareketlendiren bir güç var!
Düşünsenize...
Bir yandan sosyal mesafe, öte yandan sosyal kapışma!
Mali bakımdan çok ağır bir yük altında hırpalanan ulus devletlerin karşısına bir de "
sokak huzursuzluğu" çıkartılıyor.
Açıkçası, devletlere biçilen "
ekonomik çöküş" kaderinin yanına "
sosyolojik kopuş" da eklensin isteniyor.
Zaten pandemi kısıtlamaları da huzursuzluğu pekiştiriyor.
Çok kritik bir eşik.
Önemle üzerinde durmak gerek.
Buraya bir mim koyalım, sonra devam ederiz.
