Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HAŞMET BABAOĞLU

Şimdi çocuklar bile ihtiyar!

Zamandan ve elbette hafızadan; hatırlamak ve unutmaktan söz etmeyi sürdürelim mi?
Ama önce şunu not edelim:
Unutmak ile unutkanlığı asla karıştırmamalıyız: Unutkanlık bir bakıma "aptallaşma"dır ama unutmak "abdallaşma" sayılmalıdır.

***

Fizikçiler ne derlerse desinler...
Bizim "zaman"ımız çıplak bir gerçeklik değildir; hafızanın beceriksizlikleri ve duygularımız şekillendirir onu...
Belki tam da bu yüzden saatler ve takvimlerle durumu kurtarmaya çalışıyoruz.
Mesela önem verdiğimiz bütün olayların kısa zaman önce gerçekleştiği duygusu baskındır.
Yıllar önce geçirdiğiniz trafik kazası mı? Bir hekim sorduğunda çok yakın bir tarih vermemek için kendinizi zor tutarsınız.
Uzmanlar buna "teleskopik bakış" diyor.
Dürbün de diyebiliriz. Uzaklar yakın görünüyor.
Dürbünü atınca da, ortada doğru düzgün bir "akış" yok gibi geliyor.
Velhasıl...
Mesele duygularımızsa...
Zaman ya geçmiyor ya da çok çabuk geçiyor.

***

Batı'da zaman hız ve iştir. Hayat beklemeye gelmez. Koşturmayan yetişip bulamaz. "Vakit, nakittir" lafı da tercüme bir hayat tarzıdır ama zaten artık başka bir hayat tarzı da kalmamıştır.
Ama Tanpınar'ın "Huzur" romanında geçen o cümleyi hatırlayalım: "Doğu beklemenin yeridir, aradığınız şeyler ayağınıza gelir bazen..."
Bana kalırsa, seküler Tanpınar da tam farkında değildi.
Olay beklemek değil, rıza göstermektir. Aradığımız ayağımıza gelmez, gönderilir.

***

Artık dünyanın her yeri Batı. Globalizm budur.
Zamanı belirleyen iş, güç, hız düzenidir...
Fakat pandemi o düzeni yıkıp yeniden kurmak isteyenlerin işine yarayacak şekilde hepimizi durdurdu...
Ama dikkat ediyor musunuz?
Beklemekte zorlanıyoruz artık.
Durmak, beklemek değildir.
Ve sabrımız dünyevileşmeye, dualarımız dilekleşmeye zorlanıyor.
Yoksa "bilim insanları" patırtısının altında bu mu var? Bütün bunları da sorgulamaya başlamanın zamanıdır.

***

Hayaller gençtir, hatıralar ihtiyar.
Şimdi küçücük çocuklar bile "ihtiyar" oldular...
Hepimiz bir "zevk-i tahattur" ile idare etmeye çalışıyoruz.
Hayaller mi?
Korkak ve bulanıklar.
(Madem, zamandan söz edip duruyoruz, Ahmet Haşim'i anıp rahmet dileyelim.)

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA