Alman (Batı) aşısı!
Yok, Çin aşısı!
Kavga bunun üzerinden yürüyor...
Oysa mesele o değil aslında...
Mesele inaktif virüs aşısıyla tıp tarihinde bir ilk olacak mRNA aşısı meselesi...
Ama işe bakın ki...
Biz "Alman, Çin aşıları" deyip dururken...
Trump bile Pfizer'i ülkesinin kurtarıcısı olarak selamlarken...
Yeryüzünde "Çin aşısı" olmayan bir aşı kalmayacak pek yakında...
***
Aslına bakarsanız...
Malum, Türk (fakat Türk medyasına söyleşi yapmayan) bilim insanı çiftin şirketi
BioNTech şirketinin çoktandır Çinli bir ortağı vardı.
Çinli ortak
Fosun Pharma şimdi 85 milyarlık bir yatırıma imza atıyor.
Bir bakıma bu aşı da
"Çin aşısı" oluyor yani...
Karşılığında Pfizer-BioNTech de ürettiği mRNA aşısının
100 milyon dozunu Çin'e gönderecek.
***
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz
Çin ne yapacak bu aşıyı?
Hah! Bu noktada duralım işte!
Çin salgını aşılama yoluyla ortadan kaldırmadı.
Sadece sağlık çalışanları ağırlıklı olmak üzere 1 milyon aşı yapıldı.
Ama Çin ve DSÖ diyor ki, başka ülkeler salgını ancak aşıyla durdurabilir...
Gidişat ve bütün düzenlemeler de bu yönde..
Çin, hem kendi firmalarının ürettiklerini (4 şirketin 2021 sonuna kadar 1 milyar doz aşı üreteceği söyleniyor) hem de Pfizer'den aldıklarını başka ülkelere satacak ve bir miktarını da sosyal yardım kapsamında hibe edecek.
***
Bilmiyorum,
Almanya'nın birdenbire 28 günlük "
tam kapanma" kararını öğrenince aklınızdan neler geçmiştir...
Benim aklımdan yine salgının en başında Çin'den geldiği iddia edilen görüntüler geçti...
Hani otobüs duraklarında ve metrolarda biraz artistik biçimde yerlere düşen hastaların görüntüleri...
Sonra Mart başında
Merkel'in herkesi şaşırtan "
ülkemizde 30 milyon kişi bu hastalığa yakalanacak" açıklamasını hatırladım..
Sahi ya
Merkel'i böyle bir açıklamaya kimler itmişti acaba?
***
Şimdi Çin'e bakın...
Toplu ulaşım hariç maske mecburiyeti dahi yok...
Havuz partileri, müzik festivalleri...
Eğleniyorlar!!!
Ekonomileri mi?
Üçüncü çeyrekte çok acayip büyüdüler.
Marttan beri şu soruyu boşuna tekrarlamıyorum...
PLANDEMİ dedikleri "
bütün yollar Roma'ya çıkar"dan "
bütün yollar Pekin'e çıkar"a doğru bir geçiş
süreci mi?
Ne iş dönüyor bu dünyada?
Külahı önümüze koyup düşünmeliyiz.