Sevgili dostlar...
Umarım...
Uzun bir süredir (kilit tarih "Arap baharı"nın patlak verdiği, Gezi'nin yaşandığı 2013'tür) üzerlerinde "toplu hipnoz" uygulanan bir kitleye laf anlatmaya çalışmanın ne kadar gereksiz olduğunu şimdi anlamışsınızdır.
Sanılanın aksine, bu kitle uzun bir süredir "siyaseten muhalif" falan değildir.
Siyaset asgari ilkelere bağlılık ister, iyi kötü bir "duruş" ister. Hiçbiri yok bunlarda.
Söz konusu kitleye solcu, liberal, muhalif muhafazakar, Kemalist, seküler gibi tanımlarla yaklaşmak, doğru mu, artık ondan da emin değilim.
Evet, o tanımların, o siyasal veya kültürel duruşların içinden geçerek bu noktaya geldiler, bu doğru!
Fakat şu an hepsini birbirine bağlayan tek şey üzerinde çalışılmış ve sonra zihinlerine zerkedilmiş "Erdoğan nefreti"dir.
Bu nefretle uyarılmış, bu nefretle uyuşturulmuş gibiler.
Onlara ne anlatsanız boş!
***
Gördünüz işte!
İmamoğlu'nun bir esnafa öfkelenip tokat atmaya kalkmasına haklı olarak şaşırıp "hop, noluyoruz!" diyorsunuz.
Onlar aynı görüntülere bakıp "
En kötüsü, genç esnafın gözlerindeki nefret" diye tweet atıyor.
Adam açık açık
Selahattin Demirtaş'ı övüyor.
Eleştiriyorsunuz.
Adam
FETÖ hakkında doğru düzgün tek bir laf etmiyor. İster istemez, nedenini merak ediyorsunuz.
Onlarsa, sanki bütün bunlar gözümüzün önünde yaşanmıyormuş gibi, sizi
söylenenleri çarpıtmakla suçluyor.
"
Tıpış tıpış sandığa gideceksiniz"
dendiği
ve bu sözü emir
telakki ettikleri günlerden beri
bir sürü gibi hareket ediyorlar.
Yani farklı kesimlerden yüz binlerce insan
kişisel tarihlerini, bilgi ve görgülerini ve tabii iradelerini terk etmiş halde nereye çekilirlerse, oraya gidiyorlar.
Ama sorulunca, kendilerinden başka herkes sürü.
Üzgünüm, gerçekten üzgünüm.
Ama buradan bir şey çıkmaz artık.
Enerjimizi israftan ve durmadan
kalbimizin hırpalanmasından öteye gitmiyor onlara laf anlatmaya çalışmak...
***
Esas dikkat edeceğimiz şey...
Zihinleri çoktan "
işgal" altına alınmış kitlenin
aramızdan tırtıklamaya çalıştığı gençlere sahip çıkmaktır.
Dil dökeceksek, onlara dökmeliyiz.
Bilgilendireceksek, onları bilgilendirmeliyiz.