Gördük, New York'taki davayı...
Bir ABD/FETÖ prodüksiyonu olarak davanın nasıl açılıp nasıl yürüdüğünü...
Hukuk rezilliklerini...
Korkak saldırganlıklarını gördük...
50 bin dolara satın alınmış FETÖ'cü alçakların laflarına uyarak hazırlanan bir iddianame ve onlardan çekinen bir yargıcın kararlarıyla şerefli bir millete diz çöktüreceğini sananların zavallıların halini gördük, görüyoruz.
Hep söylüyorum.
Öyle bir süreç yaşıyoruz ki, muazzam bir okula yazıldık sanki.
Kimliğimizi öğreniyoruz.
Tarihimizi, dünyayı...
Satılmışları ve satın alanları...
Uzatmalı yalanları...
Adalet ve adaletsizliği...
En baştan ve damardan öğreniyoruz.
Böyle böyle çeliğimize su veriliyor.
Gün gelip bütün fareler kaçacak delik aradıklarında biz yine burada olacağız.
Ama şu bilinsin...
ABD'deki davayı ve onun arka planını sürekli "ama"larla anlatmaya çalışanlara, Türkiye'ye kurulan kumpası görmezden gelip "biz böyle yapmasaydık, şöyle olurdu" falan diyerek FETÖ'yü ve ABD planlarını gözden kaçıranlara artık tahammülümüz yoktur, olamaz.
Türkiye kuşatma altına alınacak...
Kumpasların, kötülüklerin ardı arkası gelmeyecek...
Ve birileri bize düşmanlık yapanlara tek laf etmeyecek ama 15 Temmuz'da devletine ve geleceğine sahip çıkan millete eleştiri oklarını yöneltecek ha!
Siyaset ve sermaye oligarşisinin kalantorları hâlâ kriptolara sahip çıkmaya çalışacak ha!
Yok arkadaş, o iş bitsin artık!