Geçen akşam CNNTürk'te yine oturmuş temcit pilavını kaşıklıyorlardı.
Konu şuydu... Sol neden kendini halka anlatamıyor, halk neden solu anlamıyor?
Oysa bu sorunun kendisi problemli.
Bir "yabancı"nın sorusu bu.
Bitmez tükenmez bir mesafenin itirafı.
Peki hiç düşündünüz mü?
Ya anlaşılıyorsanız, tanınıyorsanız ve tam da o yüzden tercih edilmiyorsanız?
Programdaki konuşmacılar içinde ÖDP Eş Başkanı Alper Taş kritik noktaya yaklaştı.
"Anlatamama, anlaşılmama meselesi değil bu" dedi.
Haklıydı ama oraya kadar taşıdığı bir çuval inciri berbat etmeyi de ihmal etmedi: "Halk bizi anlıyor anlamasına da, işine gelmiyoruz."
İşte bütün mesele de burada...
Bu bakışta...
Kurgu (ideal) bir "devrimci halk" inancı saçmaydı, hataydı.
Bunu nihayet anlamış olmak iyi de...
Oradan gele gele pratik ve pragmatik menfaatler manzumesi olarak bir halk anlayışına; "iş" peşinde koşan kitlelere mi varılacaktı?