Apaçık bir doğruyu, yanlışa dönüştüren kim, bilmiyorum.
Toplumsal olayları ve şiddeti haberleştirirken medyanın kışkırtıcılıktan kaçınması gerekir. Bu doğru.
Fakat olayları yok saymak başka bir şey. Bu büyük yanlış!
İkincisinin sonu ya berbat bir kayıtsızlığa ya da sansüre çıkıyor.
Asıl sorumlu davranış (hele hele sosyal medya çağında) toplumsal olayları haberleştirmekten asla geri durmamaktır.
Medya nedir? "Halkı bilgilendirmede aracılık" değil midir?
Bilgilendirmeyen, haber vermeyen, haberi sözünü sakınmadan yorumlamayan medya olur mu?
***
İster eylemcinin ister güvenlik güçlerinin şiddeti olsun...
Mutlaka
düzgün ve düzenli biçimde haberleştireceksin.
Yapmazsan, işte asıl o zaman devreye "
karanlık odaklar" girer.
Sosyal medyadan şikâyet etmek kolay! İstersen bütün ömrünü sosyal medyadan şikâyet ederek geçirebilirsin.
Ama ne yapacaksın?
Twitter olmasın, Facebook olmasın mı diyeceksin? Çin gibi, İran gibi mi yaşayacaksın?
O halde kabul etmeliyiz ki,
Twitter ve Facebook'un dezenformasyon tuzağına dönüşmesinde gazete ve tv'lerin ürkekliğinin de payı var.
Belki suçu demek daha doğru!
En başta medya yöneticileri şunu bilmeliler...
Sen doğrusunu göstermezsen, birileri "
başka" şeyler gösterir!
Dezenformasyondan, kışkırtıcılardan, komploculardan şikâyet etmeye de hakkın kalmaz.