Son günlerde kiminle memleket halleri üzerine sohbet etmeye otursam...
Araya mutlaka "Sarıgül'ün iktidar olma şansı var mı?" veya "Sarıgül'ün partisi ortanın solunda iş yapar mı?" türünden sorular karışıyor.
Bu sohbetlerin hepsinde önce eveleyip gevelediğimi sonra da susmayı tercih ettiğimi fark ettim.
Neden?
Hem yılların politikacısı olarak, hem de Şişli Belediye Başkanı olarak Mustafa Sarıgül'ü iyi tanıyorum.
Sandıktaki başarısını ve seçmenlerince nasıl sevildiğini de biliyorum.
Tamam, tamam da...
Yeni bir parti kurmak ve CHP'yi aşarak "iktidara yürümek" çok başka şey!
Diyelim ki, tam anlamıyla bir lider partisi olmayı hedefliyorsunuz; olabilir...
Ama bunun için dahi sizi kitlelere lider olarak sunacak ve sürekli siyasal lojistik işlevi görecek bir kadronuz olması gerekir.
İşte bu noktaları bilmediğim için fikir yürütmek de istemiyordum.

***
Sonra Star gazetesinde İbrahim Kiras'ın "Sarıgül benim de hayal kırıklığım" başlıklı yazısını okudum (Star, 29 Eylül).
Türkiye Değişim Hareketi'nde Sarıgül'ün yanında olacak ve ona vizyon kazandıracak kuruculardan Hayri İnönü, Hakan Dalokay gibi isimlerle yapılan bir röportajı okuyan Kiras hayal kırıklığına uğradığını söylüyordu.
Hemen Gazeteport'da Murat Sabuncu tarafından yapılan o röportajları buldum.
Okudum, bir daha okudum!!
Neyse, en iyisi...
Ben şimdi fikrimi ve hissimi söylemeyi erteleyeyim de...
(İsmet İnönü'nün torunu) Hayri İnönü ve (Vedat Dalokay'ın oğlu) Hakan Dalokay'ın söylediklerinden bazı alıntılar yapayım...
Siz okuyun..
Ve yeni partinin halkı ve dünyayı anlama konusunda yeni bir açılım ve memlekete değişim getirip getiremeyeceğine öyle karar verin!
***
"Hayatımda ilk kez Doğu'ya, Diyarbakır'a Mustafa Sarıgül'le gittim. Orada çocuklar çarptı beni, ortada gezen fakir çocuklar... Güneydoğu'da esas sorun işsizlik. Tabii kültürel haklar sorunu da var ama esas sorun geçim.." (Hayri İnönü)
"Türkiye bir şirket gibi yönetilmeli. İyi bir şirket gibi." (Hakan Dalokay)
"Örtünün inanç dışı kullanılmasından rahatsız oluyorum... Kıyafet kuralı koyulan bazı yerlerde bakılıyor ki, durum müsait değil, açın başınızı, ne olacak ki!.." (Hayri İnönü)
"Ben Tayyip Erdoğan'ın çok başarılı olacağını tahmin ediyordum ve diyordum ki etrafımdakilere, Başbakan olursa bu adam eşinin başını açar. Açsaydı oyu yüzde 80-90'ı bulurdu. Bunu mesele haline getiren odur Türkiye'de." (Hakan Dalokay)
"Kuracağımız parti ayrı olsa bile CHP çizgisinden çok farklı bir politika izleyeceğimizi sanmıyorum." (Hayri İnönü)
"CHP'nin misyonunu tamamladığını düşünüyorum. Genel Başkanı iki dönem önce bırakmalıydı." (Hakan Dalokay)