Yüzünüze güller, Atatürk gene çıktı.
Ama bu sene erken çıktı.
Her yıl çıkıyordu, ama 15 Haziran-15 Temmuz tarihleri arasında...
Bu yıl 25 gün önce davranmış.
Acaba erken çıkmasında 23 Haziran'da tekrarlanacak olan İstanbul belediye seçimi mi etkili olmuş?
Yani "oyunuzu CHP'nin adayı İmamoğlu'na verin" mi demek istemiş?
İzmir nasıl olsa "çantada keklik" sayıldığı için 31 Mart öncesi çıkmamıştır... Ankara için de "her işinizi ben mi halledeceğim, biraz da Mansur Bey oğlum gayret göstersin" demiş olabilir.
Atatürk, her yıl bir ay süreyle Ardahan'ın Damal ilçesinin Karadağ "mevkiinde" biz fanilere görünüyor...
Meryem Ana'nın da Portekiz'in Fatima köyünde çocuklara göründüğü gibi..
Ama Meryem Ana orada bir kerecik görünmüş, Atatürk her sene.
Bir "siluet" şeklinde. Gölgesi dağın eteklerine vuruyor.
Daha ne istiyorsunuz, yok bir de at üstünde mi görünecekti?
Ama neden Ardahan?
Vatanın her köşesi bir olduğuna göre her yıl başka bir ilimizde görünseydi daha iyi olmaz mıydı?
19 Mayıs'ta Samsun'da mesela...
9 Eylül'de İzmir'de...
23 Nisan'da elbette Ankara'da...
***
Fakat bu
"tezahürün" bir şartı var: Havanın
"güneşli" olması gerekiyor.
Bulutlu olursa,
"ülkemizi kara bulutlar sarmış" diye gelmiyor.
Saati de var.
Yok, dokuzu beş geçe değil, saat 17.55 ile 18.10 arasında...
Yalnızca on beş dakikacık...
Ama bu
"bir ay süreyle her gün on beş dakika" bile, Ardahan'ın
Damal ilçesinde
"Atatürk'ün İzinde ve Gölgesinde Damal Şenlikleri" düzenlenmesine
yetiyor.
İşi on beş dakikada bitirirlerse ayıp olur, herhalde biraz uzatıyorlardır.
Ne gibi
"etkinlikler" yapıldığını da öğrenemedik.
Haklarıdır tabii.
Van'da bile
"gölde canavar gördük" diye turist çekmiyorlar
mıydı?
Fakat İskoçya'daki ünlü
"Loch Ness canavarının" balon olduğu anlaşılınca
bizim Van canavarı da birdenbire ortadan
kaybolmuştu.
Bu durum başka...
Silueti ilk olarak 1954 yılında dağda koyun güden bir çoban fark etmiş.
Bursalı meslektaşı gibi parti kurmamış, gazeteci çağırmış.
Siluetin fotoğrafını çeken muhabir de resmi nereye göndermiş? Genelkurmay Başkanlığı'na!
Hükümete falan değil, Genelkurmay'a. Sağlam yere.
Uyanık bir adam olsaydı çoğaltıp çoğaltıp tanesini 2 bin 500 liraya satardı. Alacak keriz de çoktur.
***
Atatürk
"hayatta en hakiki mürşit ilimdir" demişti.
Biz Atatürk'e değil, salaklığa karşıyız.