Poşetler paralı oldu, kıyamet koptu.
Tanesi yirmi beş kuruş, bilemedin otuz kuruş.
"Mevsimlik alışveriş" yapmıyorsan eğer, marketten alacağın poşet üç tane, dört tane. Bir lira.
Elini kolunu sekiz torbayla doldursan, iki lira. Alışveriş beş yüz, poşet iki lira.
Veremiyor musun? Vah yazık.
At yarışına kaç lira harcıyorsun?
Milli piyangoya kaç lira? Çakmağına gaz doldurtmaya kaç lira? Cep telefonunda onunla bununla çan çan etmeye kaç lira?
Devletine on beş lira yurtdışına çıkış vergisi ödememek için on beş takla atanlar şimdi gene seslerini yükselttiler.
Sokuştur arka cebine rahmetli babamın pazar filesini, öyle dolaş.
Bir poşetlik mal alır. Bak, yirmi beş kuruş kazandın.