Amerikalı strateji uzmanı ve analist Martin Sieff diye bir adam (bizim televizyonlarda o dediklerinden çok vardır!), Trump'ın Türkiye'ye karşı "Churchill'in hatasını" tekrarladığını söylemiş.
1914 yılında Churchill "amirallik birinci lorduydu", yani dünyanın en güçlü donanmasının başı (buna karşılık İngiliz kara ordusu pek önemli bir güç değildi.) Parasını peşin ödeyip, hem de halktan toplayarak ödeyip, İngiliz tersanelerine iki savaş gemisi ısmarlamıştık (anladınız mı şimdi milli ve yerli silah sanayiinin önemini?) Gemiler yapıldı fakat Churchill çok büyük bir pişkinlik ve adilikle bu gemilere el koydu, Türkiye'ye vermedi.
Üstüne yattı yani.
Bu bir hata değil, bilinçli bir provokasyondu.
Bu bizde İngiltere'ye karşı müthiş bir tepki yarattı tabii.
Bunu fırsat bilen Almanya da, Akdeniz'de İngiliz donanmasından kaçmakta olan iki gemisini bize "sevketti"...
Göben ile Breslau, yani Yavuz ile Midilli.
Osmanlı İmparatorluğu bunları almış göründü, hatta Alman mürettebata Osmanlı bahriye üniforması giydirildi.
Fakat Almanlar da büyük bir adilik ettiler, "emrivaki" yaptılar, gittiler Osmanlı bayrağı ve üniformasıyla Sivastopol'u bombaladılar.
Dünya savaşına işte böyle girdik.
Üstelik de Almanlar Marne muharebesinde yenildikten, Paris'i ha deyince alamadıktan, batı cephesi sabitleştikten ve Almanya'nın kolay kolay kazanamayacağı belli olduktan iki ay sonra...