Beklenen çıkıntılıklar sergilenmiştir efendim: Hükümet fakir fukaraya para dağıtıyor, solcu geçinen hanımlar istemiyorlar!
Canan Arıtman, "çeyiz hesabı zengin ailelere yarar" demiş. Devlet, çocuğuna çeyiz hesabı açtıran aileye, yatırılan paranın yüzde 15'ini ayrıca hediye edecek ya...
Elbet zengine yarar, çocuğuna on milyon liralık hesap açtırırsan devlet de üstüne bir buçuk milyon lira eklemek zorunda kalır, durduğun yerde para kazanırsın.
Fakat bin lira yatıran garibanı düşünelim: O yüz elli lira bile onun için önemlidir.
Davutoğlu'nun açıkladığı teşvikler, adı üstünde, teşvikten ibarettir. Karınca kararınca ailelerin bütçelerine katkıdır. İstemiyorsan, almazsın. Mecbur değilsin. "Çeyiz hesabı açtırmayacağım, kocamın geliri yeterli" dersin, olur biter.
Ne diyordu bir zamanlar, altı bebek birden doğuran hanım, "nasıl bakacaksınız" sorusuna: "Durumumuz iyidir, bakarız evelallah..."
Nevrotik bayanların "nükleer savaş tehlikesi var, böyle bir dünyaya çocuk getirmek istemiyorum" endişesi halk için geçerli değildir. "Cumhuriyet Kadınları" diye bir örgüt varmış, çocuk istemiyorlarmış.
Osmanlı kadınları da çocuk diye aşeriyorlar ama.
Fakat hiçkimse de "Tayyip Bey üç çocuk istedi, geç yatağa hanım" diye hemen çalışmaya koyulacak kadar saftırık değildir.
Bu bir temenniden, yardım paketi de bir "jestten" ibarettir.
İşsizliği arttıracağı söyleniyor...
Resmi kayıtlara göre ülkemizde 3 milyon işsiz varmış. (Bu sayıya, istifayı basıp sonra da "beni Tayyip kovdurdu" diye prim yapmaya çalışan çakallar da dahil midir?)
Fakat "iş aramaktan umudunu kesen" 9 milyon kişi daha varmış (hangi araştırmayla bu rakamı elde ettiler?), böylece işsiz sayısı 12 milyona ulaşıyormuş.
Bunu söyleyen bir CHP milletvekili... Bir muhalif gazetenin iddiasına göre de işsiz sayısı 10,5 milyon.
Yani her kafadan bir ses çıkıyor.
Aynı gazete, adeta milletvekilini yalanlayarak "umudunu kesenlerin sayısı 600 bin" demiş... 8 milyon 400 bin kişiyi o milletvekili cebinden çıkarmış.
Sallamak serbest, maksat hükümete gıcıklık olsun.
Eğer Türkiye bu kadar vahim durumdaysa, AKP yönetiminin çatır çatır sallanması, ilk seçimde "gidici" olması gerekirdi...
Oysa "kayıt dışı çalışma" da, "yan gelirler" de göze görünmüyor bu hesaplarda.
Fransa'da büyüme hızı 0, yazıyla sıfır. Bizde yüzde 3... Bugünkü koşullarda bunu beğenmeyenler, nasıl arttıracaklarını da ortaya koymak zorundadırlar.
Belki Kemal Bey, bir yandan kafasına atılan ayakkabıları savuşturmaya çalışırken bir ara da sihirli formülünü açıklar. İsmet Paşa'nın "sıfır ithalat yaparsak dövizler elimizde kalır" formülü gibi, "sıfır nüfus artışı sağlarsak işsizlik de artmamış olur" mu diyecektir?
Belki de Şair Eşref formülü daha etken olacaktır: Bir tarihte Abdülhamid geneleve vergi koymuş, Eşref buna çok bozulmuş. Demiş ki, "bu vergi yetmez, evlilerden de yattıkça rüsum alınmalıdır!"
Öyle kibarca demiyor tabii, adlı adınca söylüyor.
İyi bari, CHP iktidara gelirse doğum yapanlara para dağıtmak yerine bu karşı tedbiri uygulasın.