Faşist tosunların birkaç yıldır ürettikleri "Silivri edebiyatı" gibi, altı aydır bir de "Gezi edebiyatı" kotarılmakta... Bu kitaplar, Aydın Doğan'ın "marketlerinde" aşk romanları, zayıflama reçeteleri ve vampir öykülerinin yanında yerlerini aldılar.
Değerli ağabeyim Osman Ulagay da modaya uymuş, Doğan'ın yayınevinden, "Gezi direnişinin gazıyla" yazdığını itiraf ettiği yeni bir eser yayınlamış: "Türkiye Eskisi Gibi Olmayacak"...
Ulagay geçen yıl "Türkiye AKP'ye kalacak" diye çok endişeliymiş fakat Taksim ayaklanmasından sonra rahatlamış, "Taksim olayları, AKP'nin en az on yıl daha iktidarda kalacağını varsayanları hazırlıksız yakalamış"...
Bu demek ki, AKP, ya 2015 seçiminde ya da 2019 seçiminde gidici. (Şu anda oyu yüzde 51 görünmekte ama zarar yok, gidecekmiş.)
Fakat muhalefet partilerinden hiçbir "umut" olmadığını da Ulagay kendisi söylüyor. Öyleyse kim gelecek? Söyleyemiyor.
Sevgili Ulagay'ın da aralarında yer aldığı "endişeli liberaller" üç noktada fena halde yanılıyorlar.
Bir: "Erdoğan'ın kenara itilerek" (deyim Ulagay'a aittir) AKP'nin başına tercihan Abdullah Gül'ün, hiç olmazsa Bülent Arınç'ın geçmesini istiyorlar! Bunu sağlamak için bazıları Ankara kaynaklı yalan haber üretmekten bile utanmadılar.
Diyelim ki öyle oldu, sonuçta bu gene bir AKP iktidarı değil midir?
İki: Taksim tepkisinin temelde bir "Kemalist ayaklanma" olduğunu ya göremiyorlar ya da görüyorlar ama göstermek istemiyorlar. Çünkü biz liberaliz diye atıp tutmakla beraber mayalarına, kendi Kemalist asıllarına rücu ettiler, fabrika ayarlarına döndüler. Dolayısıyla, bu ayaklanmayı yönlendiren faşist ve komünist grupçukları es geçiyorlar, sütten çıkmış ak kaşık sanıyorlar.
Üç: Bu bozbulanık topluluktan, onların kendi benimsedikleri deyimle "çapulcu" kalabalığından, bir "siyasi oluşum" çıkabileceğini umuyorlar.
Haaa, "heavy metal"ci birkaç gencin kurduğu GZP'yi ciddiye alıyorlarsa onu bilemem tabii...
Birkaç gazeteci ve birkaç üniversite hocası, kimisi faşist kimisi komünist kimisi lagalugacı bu bulanık çorbadan, Erdoğan'ı tarih sahnesinden indirip yerini alacak ve Türkiye'ye yön verecek bir hareket, yani iktidar bekliyor!
Sevgili ağabeyime bir önerim var. Taksim gençlerine ayak uydurmak amacıyla kitabının sonuna "twit şeklinde özet" eklemek gibi komikliklerle uğraşacağına, yeni baskısında onlara sorsun:
"Arkadaşlar, bizim gibi orta gelişmişlik düzeyine erişen ülkelerin o noktada takılıp kalmaları tehlikesi, önümüzdeki yıllarda beklenen uluslararası çapta likidite darlığının ülkemize yabancı sermaye girişini olumsuz yönde etkilemesi ihtimali, cari açığımızın kritik boyutlara yükselmesi gibi konularda sizin politikalarınız, önerileriniz nelerdir?"
Çocukların dut yemiş bülbüle döndüklerini görüp üzülecektir.
Bu arada The Economist ve The Wall Street Journal gibi akıl hocalarından öğrendiği şekilde "faiz lobisi yoktur" demeye devam etsin. Nasıl olsa, çok şey söyler gibi yapıp saygınlık kazanarak aslında hiçbir şey söylememenin yolunu buldu. Kendine solcu havaları vermekle birlikte İstanbul sermayesinin "tipik" bir çocuğu olarak "bizim İstanbul sermayesine çıkma yapılsın" da diyemez. Utanır. Kibar adamdır.
Fakat akıllı adamdır da, yeni kitabının adını "Mustafa Sarıgül'ü Aşmak İçin" koymamış, kargalar bile gülerdi...