Ara sıra, özellikle de "konu bulamayınca" gündeme getirilen Mustafa Sarıgül, CHP'nin İstanbul adayı olacak mı?
Beni ilgilendirmiyor ama madem siz böyle muhabbetleri seviyorsunuz, tartışalım.
CHP'nin 2014'te İstanbul'u "ele geçirmesi" için hiçbir neden yok.
Sarıgül'ü aday gösterirse gene kazanamaz ama, eh belki biraz yaklaşır işte...
Öte yandan Sarıgül'ün de işi "garanti görmezse" adaylığa yanaşmayacağı, her halde Şişli'yi "elinden çıkarma" riskine girmeyeceği söyleniyor.
Büyük şehir seçimine girip de kaybetmiş bir Sarıgül'ün, Kılıçdaroğlu'nu devirip "CHP'yi ele geçirme" şansı da zayıflayacaktır.
Sarıgül, başka bir adayın İstanbul'da seçimi kaybetmesini bekleyebilir. (Örneğin Gürsel Tekin'in girip iyice madara olmasını.)
Öyle ya da böyle, Güldal Mumcu'nun CHP adayı olarak cumhurbaşkanlığı seçimine girip de kaybetmesini mutlaka bekleyecektir.
Bu olayların ikisi de bu sene değil, 2014 yılında olup bitecek tabii (yani muhalif basın erken ötüyor)...
Sarıgül, bir de Kılıçdaroğlu'nun 2015 genel seçimlerine girip kaybetmesini bekleyecek.
Ve de, hesapça, 2016 yılında bir güneş gibi doğacak!
Herkes Samsun'dan doğmaz ya, bu da Mecidiyeköy sırtlarından doğacak. Hiç olmazsa Okmeydanı'nın yolunu biliyor, gabi değil...
Asıl merak etmemiz gereken iki konu var:
"Kaset maset" de çıkmayacağına göre, bunlar Kılıçdaroğlu'nu nasıl devirecekler?
İki cazgır gazetenin bastırması, buna yetecek mi?
Kurultay delegelerini kendi seçen bir genel başkanı koltuğundan indirmek kolay mıdır? (Hiç ağlamayın, yürürlükteki siyasi partiler zagonunu Kenan Paşa'nız kurdu.)
Velev ki devirdiler... 2015 sonlarında ya da 2016 başlarında CHP'yi eline geçirecek bir Sarıgül, asıl ondan sonra, 2019 genel seçimlerine girip de kaybedince neler olacak?
Bu arada yıllar geçiyor, yaşlar ilerliyor ha, unutmayın...
Yılmaz Büyükerşen'e Allah ömür versin, belki yirmili yıllarda da onun üzerine oynarsınız!
Sarıgül hesabını "iktidar yıpranması" üzerine yapıyor olmalı...
Fakat, "kara kaplı siyaset bilimi kitabına" aykırı bir durum da var ortada: Yıllar geçtikçe, iktidar yıpranacağına büsbütün güçleniyor.
O zaman, çarnaçar, küresel sermayenin gücünü yitirip Türkiye'den elini çekmesini bekleyeceğiz...
İyi ama ordunun içinde de onu bekleyenler var! Hani CHP yirmili yıllarda iktidara gelir de darbeyle giderse, ağzımla gülmem.
Yok yahu, CHP'nin iktidara gelmesine gerek kalmayacak, sermaye gideceği için AKP de gidecek.
Sermaye nereye gidiyor hemşerim, sosyalizm mi geliyor?
"Tayyip'in" cumhurbaşkanı olacağını şimdiden görmüş, "onun cumhurbaşkanlığı ve benim başbakanlığımda nasıl uyum içinde çalışacağımızı herkese göstereceğim" diyen Sarıgül'ün "İnönü'nün bilmemneciliğiyle Özal'ın bilmemneciliğini bağdaştırarak" neler yapacağını görmek ilginç bir macera filmi seyretmek olabilirdi ama memlekete yazık...