Avrupa'da birçok ülkede olduğu gibi Almanya'daki seçimlerde de PEGİDA'nın seçim kampanyası sloganı, "Müslümanlar ve Türkler kovulsun" idi.
Amerika'da Cumhuriyetçilerin Başkan adayı Donald Trump kampanyasını "Müslümanları istemiyoruz" diye yürütüyor.
Daha geçen ay İngiltere'deki "AB'de kalalım mı, çıkalım mı?" temalı referandumu hatırlayalım.
İngiltere Başbakanı Cameron, "Türkiye'yi AB'ye 3 bin yılında bile kesinlikle almayacağız" içerikli bir kampanya yürüttü. Muhalefet partileri de "Türkiye'nin gireceği bir AB'den hayır gelmez, derhal çıkalım!" diye bir kampanya yürüttü.
Yani koca(!) İngiltere'nin tüm siyasi liderleri aylarca si kampanyaların, "Türkleri istemiyoruz" diye yürüttü.
***
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, bazı kalifiye Suriyelilere, belli kriterleri yerine getirmeleri halinde Türkiye vatandaşlığı verilebileceğini açıklamasının ardından Avrupa ve ABD'deki ırkçılık bizde de hortladı.
Sözcü gibi gazeteler ve aynı zihniyetteki bazı tipler sosyal medyada, "Suriyelileri istemiyoruz" kampanyası başlattı. Bizim sözde muhalefet de Avrupa'da Müslümanları, esmer derilileri, Türkleri istemeyen yabancı düşmanı, ırkçı muhalif partilerin sloganlarını birebir kopyaladı ve sahiplendi.
İngiltere, Almanya, Fransa başta olmak üzere bazı Avrupa ülkelerinin 'belli kriterleri' karşılayan sığınmacılara vatandaşlık, iltica hakkı veya oturum verdiğini hiç dile getirmeden sadece "Suriyeliler kovulsun" diyorlar.
Halbuki biz bu toprakları muhacirlerle birlikte vatan yapmadık mı? Kafkasya'dan, Balkanlardan, Rusya'dan, Almanya'dan, Irak'tan, Bulgaristan'dan gelen milyonlarca göçmeni hatırlamak bile istemiyorlar.
***
Elbette her toplumda bozuk insanlar olduğu gibi Suriyelilerde de bozuk insanlar var. Onlara zaten verilmeyecek vatandaşlık.
Bulgaristan'dan gelen göçmenlere, Ahıska Türklerine verildiği gibi, bazı Suriyelilere de TOKİ konutlarından ev verilecek ve taksit taksit ödeyecekler. Yni evler bedava verilmeyecek.
Özellikle sosyal medyada öylesine baskın bir kampanya yürütülüyor ki, kendini 'muhafazakar', 'dindar', 'Osmanlı torunu' olarak tanımlayanlar bile "Suriyeliler kovulsun" korosuna katılabiliyor.
Mazlum ve masum bir halka, sırf 'Türk' değil diye "vatandaşlık verilmesin" yazıyor mu Kitap'ımızda.
Yüce Kitabımız, "Doğu da Batı da Allah'ındır ve mülkün sahibi Allah'tır" diyor.
***
Vatandaşlık meselesi ha deyince olacak bir iş değil zaten. Aylarca alt yapısı, kriterleri hazırlanacak ciddi bir stratejik hamle aynı zamanda.
Erdoğan ve Türkiye, insani olanı, İslami olanı yapıyor. Kocaman ülkemiz var. Herkese yer var... Gönlümüz de açık kesemiz de…
Yeter ki kalbimizi yumuşak tutalım. İnanın hayatımız daha iyi olur. İnsan paylaştıkça iyileşir, dinginleşir, zenginleşir...
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dediği gibi, "Hiç çekinmeye gerek yok, bu millet şu anda 79 milyonuyla 780 bin kilometrekarede yaşıyor. Bizim yarı yüz ölçümüzdeki Almanya'nın ise şu an 85 milyon nüfusu var."