Türkiye ile İsrail arasında altı yıldır kopmuş olan diplomatik ilişkiler yeni bir mutabakat metni ile düzelme yoluna girdi. Bu stratejik olarak Türkiye dış politikasında önemli bir diplomatik başarı.
İlişkilerin koptuğu olayı ise dün gibi hatırlıyoruz.
İsrail, 2010 yılında İHH öncülüğünde Gazze'ye insani yardım götüren Mavi Marmara gemisine saldırmış ve 10 vatandaşımızı şehit etmişti.
Türkiye o günden bu yana İsrail'le ilişkilerin yeniden düzelmesi için hep 3 şart ileri sürdü.
İsrail'in Türkiye'den özür dilemesini, Mavi Marmara şehitlerine ve mağdurlarına tazminat ödenmesini ve Gazze'ye uygulanan ambargonun kaldırılmasını istedi.
Daha 2010 yılında İsrail Başbakanı Netanyahu o zaman Başbakan olan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı arayarak Türkiye'den özür dilemişti. Fakat Türkiye o günden bu yana dik duruşunu hiç bozmadı. Sıraladığı üç şartın yerine getirilmesini istedi.
***
Bu anlaşmayı, Filistinlilerin haberi olmadan Türkiye'nin yapacağına inanıyor musunuz gerçekten?
Önceki akşam Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Cumhurbaşkanı Erdoğan'la görüşerek mutabakat metni hakkında bilgilendirilen HAMAS'ın siyasi büro şefi Halit Meşal de "Türkiye 6 yıl önce İsrail'le anlaşabilirdi ama hep Gazze ambargosunun kaldırılmasını istediği için bu kadar süre bekledi. Türkiye'ye teşekkür ediyoruz" açıklamasında bulundu.
Dün itibariyle İsrail'in üç şartı da kabul etmesiyle iki ülke arasında mutabakat sağlanmış oldu.
Devletler arasındaki ilişkiler ulusal çıkarlar üzerinden yürür. Bazılarının bu mutabakata çok sert tepki göstermesi kimseyi yanıltmasın. Asıl olan Türkiye'nin istediklerini alması ve İsrail tarafından açık hava hapishanesinde yaşamaya mahkum edilen 1,5 milyon Gazzelinin bundan sonra biraz nefes alacak olmasıdır.
***
Davos'taki 'One Minute' vakasından bu yana İsrail'in devlet terörüne varan saldırganlığına karşı dik duran Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı varılan mutabakatla eleştirmek inandırıcı değil.
Emin olun, Erdoğan hepimizden daha hassas Gazze için. Ancak devlet yöneten, Türkiye Cumhuriyeti'nin bir numarası olan Cumhurbaşkanı Erdoğan, diplomasinin hamasetle değil rasyonaliteyle yürüdüğünü çok iyi biliyor.
İsrail'le anlaşmaya varılması sevindirici. Başbakan Yıldırım'ın dediği gibi Gazze ambargosu büyük oranda Türkiye tarafından kaldırtılmış oldu ve artık Gazzeliler biraz daha rahat nefes alacak.
TOKİ Gazze'de toplu konut inşa edecek. Türkiye Gazze'ye enerji santrali kuracak, arıtma tesisi yapacak, gemiyle elektrik sağlayacak. Yine Türkiye Aşdot Limanı üzerinden Gazze'ye insani yardım götürerek ambargoyu anlamsızlaştıracak.
***
İsrail kendi tarihi boyunca hiçbir ülkeden özür dilemedi, tazminat ödemedi, başka bir ülkenin talimatını yerine getirmedi. Ancak Türkiye bunu başardı.
Eski Türkiye komplekslerini üzerimizden atarak geleceğe daha özgüvenle bakalım.
Türkiye medyasını bırakıp biraz da İsrail medyasına dönelim.
***
Mesela dün İsrail'in Jerusalem Post gazetesi, "Anlaşmanın kazananı Hamas ve Türkiye oldu" diye çok sert tepki gösterirken En eski İsrail gazetelerinden Yediot Ahronot'un internet sitesinde ise "Türkiye'ye teslimiyet anlaşması üzüntü verici. Bir devletten özür dileyip, tazminat ödemeyi kabul ediyorsanız suçlu olduğunuz anlamına gelir. Türkiye ile ilişkiler önemli ama ulusal haysiyetimiz de önemli. Erdoğan, ülkesinin onurunu birinci önceliği olarak belirledi" ifadeleri yer aldı.
Mutabakat maddeleri daha çok Türkiye ve Filistinlilerin lehine. İsrail medyası "Bazı 'taahhütler'le ne kastediliyor? Tüm maddeler aleyhimize" diye kızıyor.
Biz ise onurumuzla yolumuzda yürüyoruz…