Evvelâ yüce Meclisin kürsüsüne çıkıp, millet iradesiyle o koltuğa gelmiş olan, arkasında 20 milyonun üzerinde yurttaşın oyunu taşıyan bir insana, Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanı'na nasıl 'münafık' diyebildiğini izah edeceksin.. Bu vakte kadar pek çok polemiğe sahne olmuş olan, zaman zaman gergin, zaman zaman tatlı atışmaların yaşandığı o kürsü hiç böylesine yakışıksız ifadeler için kullanılmadı.. Bazen bazı milletvekillerini vekil olduğunu unutuyor ve kendini 'asil' zannediyor ama hatırlatmak gerek.. Tamamı bana ait olan o kürsüyü, benim oylarımla ülkeyi yöneten birine 'münafık' demek için kullanamazsın.. Benim Başbakanıma bunu söylediğin için bana bir özür borçlusun Eren Erdem..
**
Gelelim akıllara durgunluk veren o ihanet tablosuna..
İşin bundan sonrası iki yürekli savcının hazırlayacağı suç duyurusuna bakıyor..
Eminim takip etmişsinizdir ama bir kısa özet geçeyim..
Daha evvel 'Türkiye ile İran karşı karşıya gelirse İran'ın yanında yer alırım' dediği ileri sürülen Eren Erdem, bu defa hiç olmayacak bir iş yaptı..
Putin'in kanalı RT'ye konuştu ve Türkiye'nin terör örgütlerine kimyasal gaz sağladığını söyledi..
Rus basını, Eren Erdem'in, RT'ye verdiği mülakatı haberleştirirken aynen şöyle yazdı; "… Bir Türk milletvekili, aniden kapatılan bir suç dosyasından deliller sunarak Suriye'deki IŞİD teröristlerinin ölümcül sarin gazı üretmek için gerekli maddelerin tamamını Türkiye yoluyla elde ettiğini iddia etti. Russia Today'e (RT) konuşan milletvekili Eren Erdem, konunun örtbas edilmeye çalışıldığına inanmak için sebepler olduğunu söyledi. Erdem, Ankara'yı, teröristlere zehirli sarin gazı bileşenleri temin etmek için kullanılan Türk ikmal rotalarını soruşturmada başarısız olmakla suçladı….."
Aklınız alıyor mu?..
Bir CHP milletvekili, Türkiye Cumhuriyeti'ni kurduğunu söyleyen bir partinin mensubu, altı oklu bayrağın önünde durmuş, Türkiye Devleti'ni uluslararası bir terör örgütüne kimyasal gaz temin etmekle itham ediyor..
Bunu da, omzunda füzeyle boğazdan geçiş yaparak kendi zekâsınca Türkiye'ye göz dağı veren Rusya'nın tepeye en yakın kanalına söylüyor..
Bu en basit tabirle apaçık, düpedüz ihanettir..
İki kere ikinin dört ettiği kadar berrak bir ihanet tablosuyla karşı karşıyayız..
Böyle bir zihniyetin, benim vergilerimle maaş alması, beni temsilen Yüce Meclis'in kürsüsünü kullanması, millet adına söz söylemesi düşünülemez.. Kabul edilemez..
Yüce Meclis, tarihinden bu yana böylesine büyük bir hainlikle karşı karşıya kalmadı..
Hiç kimse kendi devletini terör örgütlerine kimyasal silah temin etmekle suçlayıp, namlusunu İstanbul'a çevirmiş bir ülkenin medyasına jurnallemedi..
Tarih bu alçaklığı elbet yazıyor..
Ve sadece Eren Erdem'in değil CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun da hanesine yazıyor..
Hâlâ daha Kılıçdaroğlu Eren Erdem'in istifasını istemediyse o da bu görüşe ortak demektir..
CHP'ye oy veren milyonlarca seçmeni bu kanaate ortak etmeye çalışan Kemal Kılıçdaroğlu bunun vebalini taşıyamaz..
Ya Eren Erdem istifa eder ya da Kemal Kılıçdaroğlu..
**
Gelelim Eren Erdem'e ne olacağına..
Bakın değerli dostlar..
Erdem'in işlediği suç apaçık ortada..
"….. Türk Ceza Kanunu madde 302 diyor ki;
Devletin birliğini bozmak……
Devletin bağımsızlığını zayıflatmak amacına yönelik elverişli bir fiil işleyen kimseye ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilir….
Madde 303; Düşmanla işbirliği yapmak….
Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile savaş hâlinde olan devletin ordusunda hizmet kabul eden, düşman devletin yanında Türkiye Cumhuriyeti Devletine karşı silâhlı mücadeleye giren vatandaş, müebbet hapis cezası ile cezalandırılır….
Madde 304; Devlete karşı savaşa tahrik….
Türkiye Cumhuriyeti Devletine karşı savaş açması veya hasmane hareketlerde bulunması için yabancı devlet yetkililerini tahrik eden veya bu amaca yönelik olarak yabancı devlet yetkilileri ile işbirliği yapan kişi….
Tahrik fiilinin basın ve yayın yolu ile işlenmesi hâlinde, verilecek ceza üçte bir oranında artırılır….. Bu madde uygulamasında, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin güvenliğine karşı suç işlemek üzere oluşturulmuş örgütlerin doğrudan veya dolaylı olarak desteklenmesi, hasmane hareket olarak kabul edilir……
Madde 305; Temel millî yararlara karşı hareket……
Yabancı kişi veya kuruluşlardan doğrudan doğruya veya dolaylı olarak kendisi veya başkası için maddi yarar sağlayan vatandaşa…..
Madde 306; ….. Fiil sonucu savaş meydana gelirse faile müebbet hapis cezası verilir….. Fiil, sadece yabancı devletle siyasal ilişkileri bozacak veya Türkiye Devleti veya Türk vatandaşlarını misilleme tehlikesi ile karşı karşıya bırakacak nitelikte ise faile iki yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası verilir…… Siyasal ilişki kesilir veya misilleme meydana gelirse üç yıldan on yıla kadar hapis cezasına hükmolunur……
Madde 308; Düşman devlete maddî ve malî yardım……."
Bunlar Türk Ceza Kanunu'nda, Eren Erdem'in sözlerine karşılık gelen maddelerden bir kaçı..
İki yürekli savcının Adalet Bakanlığı'na müracaatına bakıyor iş..
Bakanlıktan geçtiği taktirde Eren Erdem için direnecek bir mekanizma tanımıyorum.
Eğer böyle bir suçtan yargılanmayacaksa bir adam, başka ne için yargılanabilir ki?..
**
Ak Parti milletvekillerine de büyük sorumluluk düşüyor..
Meclis kürsüsünden bu ülkenin seçilmiş Başbakanına 'münafık' da denebildiğine göre, pek âlâ vatana ihanet suçu işlediği yönünde önemli ölçüde kanaat oluşmuş bir ismin de o kürsüye çıkması engellenebilir.. Engellenmelidir de.. 317 milletvekilisiniz.. Bir daha o isim o kürsüde konuşmamalı..
**
Yasal olarak ne yapılacağını nasıl yapılacağını bilmiyorum. Tek bildiğim şu ki, bu tablodan sonra yürekler ancak, Eren Erdem'in ihanet suçuyla yargılandığını görürse soğuyacak. Bana sorarsanız Eren Erdem'in bu işi daha fazla uzatmasının anlamı da yok. Partisini güç durumda bırakmamak için CHP'den, yargının işini kolaylaştırmak için de milletvekilliğinden derhal istifa etmesi lazım… Kalın sağlıcakla